ellerimi kaldırıyorum sana
göğsümde hissediyorum seni
yavaşça giriyorum teninden içeri
yine bir şiir gibisin sen karşımda
var oluşumu okuyorsun en solumdan en başıma
utanıyorum soyunur iken sana elif gibi dimdik ayakta
sen ise gel diyorsun içeriden başını bile kaldırmadan bana
gel hele ne oldu nen var yine anlat bize hele
düşme gül gibi dalından solma
ellerimi kaldırıyorum sana
bu kez özümden hissediyorum gelişini
yavaşça giriyorum dikensiz telinden içeri
yine bir şiir gibisin sen karşımda
terk edişimi kutluyorsun bu kez de yokluğumdan en varıma
bütün aleme yeniden gelişimi duyuruyorsun bekleyenlere ayakta
sen ise eğil diyorsun içinden kaşını bile kaldırmadan bana
eğil hele ne oldu nen var yine anlat bize hele
susma el gibi dilimden düşme
ellerimi kaldırıyorum sana
bütün bedenimle eğiliyorum selam veriyorum
dört ayağım varmış gibi önünden aşırı
yine bir şiir gibisin sen karşımda
sırrımı diz benim yoluma merdiven gibi diyorum sana
ineyim yerlere düş olup cennetinden
gönder beni varsa eğer senden daha da yolu çıkmaz sokaklara
çöz diyorum ama sen kapımdan açkımı alıyorsun
açılıveriyorsun engin denizlerime terk ediyorsun
çileden çıkmış iplerime düğümlüyorsun beni
tut diyorsun inerken benden sana öğütleri sıkı tut
ben secde ediyorum Mansur gibi darında
gönlümden sıyrılıyorum içimi gör diye
sen ardımdan bakıp vedalaşıyorsun benimle
çığ düşer diyorsun sessizce
hadi eyvallah düşüyorsun ve yalnız bir oluyorsun artık
sakın unutma beni diyorsun
Ey Sevgili hatırla geri dön bize diyorum
kendi özümden bütünümüze söz ediyorum
yok oluyoruz esip geçerken zaman üzerimizden
varoluşun sırrı gibi dağılıyoruz rüzgarımızda
duruyoruz ve son bir nefes alıyoruz içimize senden
bilerek seni geri veriyoruz göğsümüzden
duman yükseliyor sınırsız göğümüze içerimizden
bölüyorsun bizi ikiye kara tahtanda
toplama çıkarmadan başka bir şey bilemiyoruz
gülüyorsun çözülmez ki diyorsun
bunu bir türlü hesap edemiyoruz işte
kaybediyoruz seni O an ve kendime gelemiyoruz uzun süre
sonunda açık havada çarpılıyoruz sana
ve sen esip geçiyorsun içimizden
ellerimi çekiyorum senden
canımda görüyorum seni
yavaşça giriyorsun evimden içeri
yine bir şiir gibisin sen camımda
tüm perdelerimi açıyorsun iki ok mesafesinden en yakına
öldürüyorum kapanır iken sana ışık gibi uçsuz yatakta
sen ise git aç diyorsun elini bile kaldırmadan bana
aç hele gör bak nen var yine göster bize hele
açma gül gibi dalında ölme
ellerimi çekiyorum senden
bu kez özümden hissediyorum gidişini
korkarak giriyorum dikensiz telinden içeri
yine bir şiir gibisin sen camımda
yükselişimi beyan ediyorsun bu kez de yerden arş-ı alaya
bulutların üzerinden geri dönüşümü izliyorsun çocuklar hala sokakta
sen ise eğil diyorsun içinden kaşını bile kaldırmadan bana
eğil hele ne oldu nen var yine anlat bize hele
susma el gibi dilimden düşme
ellerimi çekiyorum senden
bütün bedenimle süzülüyorum göğünde
iki kanadım varmış gibi göğünden aşırı
yine bir şiir gibisin sen karşımda
sırrımı bul benim yolumda bulmaca gibi diyorum
çözeyim atları kul olup ben gövdemden
düşür beni varsa eğer cennetinden daha da sonu gelmez zamanlara
sen elimde ok oluyorsun
uçuruyorsun gergin hedeflerime terk ediyorsun
yayımdan çıkmış tellerime bağlıyorsun beni
yak diyorsun sönerken mumdan beni külleri iyi yak
ben teslim oluyorum Pir Sultan gibi ipimde
gülümden ayrılıyorum yüzüme gül diye
ben ardından bakıp vedalaşıyorum seninle
toprak bekler diyorsun sessizce
hadi eyvallah ölüyorsun ve yalnız sen oluyorsun artık
sakın unutma beni diyorsun
Ey Sevgili hatırla beni geri gel diyorsun
kendi gözümden bütünümüze göz ediyorum
yok oluyoruz basıp geçiyor toprak üzerimizden
varoluşun sırrı gibi yok oluyoruz kara taşımızda
donuyoruz ve son bir ışık alıyoruz yüzümüze senden
bilerek seni geri istiyoruz gömümüzden
yaşlar dökülüyor içeri çıplak göğsümüzden
bölüyorsun bizi ikiye sonsuzluk tahtında
asadan taçtan başka bir şey göremiyorum
gülüyorsun giyilmez diyorsun
bunu bir türlü çözemiyoruz işte
kaybediyoruz seni O an ve içimize dönemiyoruz uzun süre
sonunda açık havada çarpılıyoruz sana
ve sen geçip gidiyorsun içimizden
sg/yirmibeşmayısikibinyirmi
Selçuk Göldere
Kayıt Tarihi : 30.5.2020 02:32:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Havadan gelen bizi ne hale koyar...
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!