Sesi kısılmış bir şiirin
Sustululmuş dizelerinde saklıydı..!
Yorgun düşen bedenim.
Sen gidersen şimdi
Yine öksüz yine yetim kalırım
Sevdanın rengi yoktur
Kim demiş kara Sevda diye
Seven sevdiğine kor
Turuncu alevler renginde
İstersen kalbine sor aşk
Ne renk diye ?
Yılların yorgunluğu saklıydı oysa
Benzetilen şiir yüzünde
Alnına düşen çizgiler
Gözlerindeki yorgun feri
Kimse görmüyordu
Bir gemi kalkıyor limandan
Binsem sana getirirmi beni
Yada hayallerimi yollasam
Beklermisin rıhtımda o gemiyi
Kimbilir kaç Sevda var içinde
Sen şimdi
çok uzaklarda çalan.
Hüzünlü bir melodi gibisin.
Ne elim uzanıyor
Sesini kısmaya
Nede duymamazlıktan gelebiliyorum.
Bir gün terk edeceğim
Bu şehri bu evi
Balkonda oturduğum sandalyemi
Gecenin karanlığına dalıp
Kurduğum hayallerimi
Canımı acıtan sessizliği
Ne çok şey sığdırdık
şu kısacık ömrümüze
Nice ayrılıklar,
nice hasretler özlemler
Binlerce kalabalığım oldu
Ve binlerce sevgiye adanan ömür
Susacak ne çok şey var...
Bir şarkı seni hatırlatıyor durmadan.
Bir yağmur sürekli ıslatıyor gözlerimi... Bir şehir var, hep uzağımda kalıyor.
Bir de sen varsın ellerin ellerime düşmüyor.
Susacak ne çok şey var...
Gün siyahtı yine
aklımın sokaklarında.
İçimde siyah bir acı
Yıldızlarım kayboldu gökyüzünde
Yolumu kaybettim
Belirsizliğin içinde




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!