Geçmişte kalan günleri anar geçeriz…
Beklide aşk ateşiyle yanar geçeriz…
Ve dururuz hayal çeşmesinin önünde,
Geçmişi gelecek sanar geçeriz…
Gecenin sessizliği yine içime doğdu,
Bu gece yine sessiz,yine mahsun,yine durgunum…
Düşüncem gecenin karanlığında kayboldu,
Bu karanlıkta bir ses bir nağme duyuldu,
Vurgunum,ben bu sese yürekten vurgunum…
Gün olur aşk şarkıları söyler dilimiz,
Gün olur titrek uzun havaya eşlik ederiz…
Bir gün neşeli geçen ömür,,
İkinci gün kederlere bürünür…
'Hasret İçimde Bir Dağ' diye
Gördüm ki,yüreğini dağlamışsın.
Aşk diye,yar diye,sevda diye
Sevinmişsin,gülmüşsün,ağlamışsın.
Paris'in bilmem kaçıncı caddesinde
Ve Venediğin gondollarında geçmedi
Benim aşk serüvenim...
Kah Batı Anadolu'nun bir köyünde,
Çoban olmuş,
Köy Ağasının kızı Zeyno'yu sevmişimdir,
Sevgiler,
Aşkları,
İnsanları,
Yalnızlıkları,
Sensizlikleri düşündün mü hiç? ...
Sevgiler… Ki yalan…
Gözlerin bir aşkın parıltısını,
Gönül birine sevdalandığını gösteriyordu…
Gözler yaşayan ölüye ümit,
Yok olan kalbe mutluluk veriyordu…
Bir eylül durgunluğu içerimdeki,
Bir sonbahar yalnızlığı…
Halbuki gelsen apansız,
Duracak gönlümdeki şu hüzzamlı uzunçalar…
Ve yalnızlığına gecelerin,
Kırılmaz zincirler vuracağım…
Sen: karanlık gecelerin ümit ışığı,
Sen: alevlenen aşkın sönmez ateşi,
Sen: içki masamın tatlı mezesi,
Sen: gönül bahçemde açan bir gülsün…
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!