kalplerde sevgiler tutsak kalacak
yaşayan her canlı hasta olacak
en büyük aşk ahirete kalacak
değirmenci bile solacak bir gün
Mehmet Değirmenci /ağabim)
..
Doktorum geldim sana
İlminle müdahale et bana
Yanında tebessümde isterim
Sade İlim yetmiyor yarama
İnsanı yaşatmaktır tezin
İki saatimiz var hepimizin
..
Bedenin vatanıdır yeryüzünde toprağı, lütfen çamurlatmayın
Ruhun vatanı Allah katıdır, lütfen uzaylı anlamayın
Gemi kaptansız yüzmez, lütfen teknolojiyi tapınak sanmayın
Yeri göğü para yaratmadı, lütfen Allah`a şirk koşmayın
Ruhun yolculuğunu izledik derler, Kuran enginliğini sefilleşmeyin
..
Yar geliyor inceden beklerim narince'de
Kahta'da ısmarladım yare ipekli fistan
Yukarı nemrut dağı gönlüm kara sevdalı
Selam söyle babana nazlıyı versin bana
Yaşım geldi on’dokuza adım çıktı huysuza
Gönlümü çalan nazlı anney evlendir bizi
..
içi kan ağlıyor, yüreği yasta...
umutsuz boş gözle, bakıyor hasta...
yarına çıkmaya, garantisi yok...
iştahı kalmamış, çorbası tasta...
..
Hep aynı hata
Şiirler yazılmış aşka
Ne anlarki ilaç kutusundan çıkan prospektüstan
Sabahı bekleyen hasta.
..
Bir gün hasta olursan
Çorbanı ben yapacağım
İlaç getirecek kimileri
Ben suyuna sevgi atacağım
..
Gurbet akşamlarında şu hasta halim ile,
Yetiyor hasretle kasvet ızdırabımla dıle,
Ne gelen var,ne soran,gayri mihman aramam,
İlahi,çöz düğümü yük olmaktan çıksın çile....
..
Bir buçuk aydır yoğun bakımda tuttuğumuz minik kedi Cango henüz iki aylık bile değil. Kısacık ömründe bir gün rahat etmedi. Sürekli aşırı ateş, sindirim sisteminde bozukluk, ama hepsinden kötüsü hareketlerini kontrol edememesi... Hala düzgün yürüyemiyor, yemek yiyemiyor, su içemiyor. Elimizle özel bebek kedi maması ile besleyip su içiriyoruz, tuvaletini yaptırıyoruz. Aç olduğunu kendisi anlamadığı için yemek yedirirken de çırpınıp kurtulmaya çalışıyor.
İlk defa 'anlamlı' bir hareket yaptığında (yerdeki birşeyi görmüş, ona doğru yürüyüp patilemişti) evde bayram havası yaşandı. Veterinerin vurduğu iğnelerle biraz aklı başına gelmeye başlamış, birkaç adımda bir durup kollarını çılgın gibi sallaması ve yuvarlanmasını saymazsanız yürümeye başlamıştı. Hatta tabağına gidip yemeğe-suya ağzını daldırıyordu, kafasını kaldırdığında ağzındakiler geri dökülse bile.
Ama yine de arasıra kriz geçiriyor ve ne olursa olsun ateşi hiç düşmüyordu. Ateşten dolayı vücudunun her yerinde yaralar çıkıp tüyleri dökülmüş olsa da ona aynı ilgiyi ve sevgiyi göstermeye devam ettik. Evdeki diğer kedilerimiz ise ona arkadaşlık ediyor ve hasta olduğu için fazla üstüne gitmiyorlardı.
Geçen gün onu salonun ortasında kusmuş ve hacim olarak yarıya inmiş bir şekilde bulduğumda çok bitkindi. Sepetine koyup dinlenmesini sağladım. Baygın şekilde uzun süre yattı. Sonra komaya girdi. Sinir sistemi tamamen iflas etmiş vaziyette, sadece kalbi atıyor ve anormal hızlı nefes alıp veriyordu. Açık duran gözlerini de kırpmıyor, tamamen tepkisiz ve kıpırtısız yatıyordu. Bu şekilde saatler geçti. Ağzından salyası akmış, gözleri donuklaşmıştı. Dokunduğumda bir an için 'ateşi düşmüş' dedim ama sonra aslında soğuyup katılaşmaya başladığını anladım.
..
Bugün duydum hasta olmuş can dostum
Keşke ben yanında olabilseydim
Belkide hali yok ayağa kalkmaz
Elimden bir tas su verbilseydim
..
Yol uzak yolcu hasta
Yol toztoprak yolcu yalınayak
Yol tükenmez yolcu telaşta
Tek arzusu kavuşmak mahbubuna
..
Şimdi her zamankinden daha uzaksın bana. Kilometrelerin de ötesinde, bir ölü gibi dokunulmaz. O kadar uzaksın ki hiçbir paralel evrende dahi ellerimiz birleşmiyor, gözlerimiz buluşmuyor. Acısıysa daha derin, merkezin tam ortası. Hükmü yetersiz düzinelerce kelimenin dile geldiği apansız bir boşluk. Ruh. Kalp değil, beyin değil, kol değil, bacak değil. Ruh. Deriden daha büyük, candan daha can. Acısıysa daha hain, en keskin bıçaklardan daha keskin. Yazıldığı gibi hissedilmeyen onlarca kelimeden insafa gelen birkaçının verdiği kısa ömürlü heyecan ve neşenin ardından kalan cani kelimeler topluluğunun yarattığı depremin şiddetinden sarsılıp savrulan ruhun hasta ettiği beden. Bazen ben. Bazen sen. Bazense hiç olamayan biz. Harf kapasitesine aldanıp anlamı azımsanmaması gereken kelimeler. Bunlar gibi yuzlerce, binlerce, milyonlarca kelime topluluğu. Biraraya geldikleri cümleler. Ellerimizi bırlestıren paragraflar, gozlerımızı buluşturan sayfalar. Ölümün ötesine geçen yapraklar. Ve bunca şeye rağmen geri dönmeyen kalbin, sahip olamadığım sevgin. Önüne geçemediğim tek gerçek.
..
Yüreğin acımasın sabahlara dek,
Hasta mı yatıyorsun yorgan ve döşek?
Feleğe boyun büküp, aşkına küsüp;
Sustum diyorsun, susma... Yıldırım Şimşek!
..
duydum ki hasta olmuşsun
geçmiş olmasın
Allah tamamına erdirsin
ölümünü de görürüm inşallah
..
Bir millet düşünün ki, tarihi sonsuz.
Savaşlar kazanıldı kılınçsız-korsuz.
Bizans'ı-Roma'sı gezerken donsuz!
Halkına yardımı esirgemezdi.
Ermeni-Rum demedi bastına bağrına..
Hiçbir zaman gitmedi halkın zoruna.
..
Boğazında bir yangın,yüreğinin yüksek ateşi
Kahpe lodos sırtından vurmuş
Hasta şimdi İstanbul.........
orHan
..
Duydum yârim hasta olmuş,
Gül benzi sararıp solmuş,
Gece saat üçte uyanmış,
Bensiz kıvranıp durmuş.
Sen değil ben hasta olayım,
Derdinden hep ben yanayım,
..
Su musun, ateş misin, yakarmı, ıslatırmısın,
Gece misin, gündüz mü, ay mı, güneşmisin,
Gül müsün, diken misin, kokarmı, batarmısın,
Güz müsün, hazan mısın, sıcakmı, soğukmusun,
Gerçek mi, sanal mısın, aslına bakarmısın,
Çöl müsün, vaha mısın, resmini yaparmısın,
..
Kış hasta eder, soğuk vurunca bedene;
Aldın mı ilacı, renk getirir benzine.
Dayanılmaz kadının edeceklerine;
Israr etti mi bir, vay erkeğin haline!
Ne de olsa kadınıdır cemre, ömrüne...
..
Hasta ettin beni esmer bakışlarınla
Kurşun gibi saplandın paslanmış kalbime
Alt üst ettin beni siyah saçlarınla
Seni görmeden herşey normaldi oysa
Ben seni çok bekledim komşu kızı
Gündüzün geceyi beklediğinden fazla
..