beyaz sakallarında aliboğazı'nda esen rüzgarın uğultusu
çakıltaşları munzur'un nasırlı ellerinde
gözlerinde dersim dağlarında alişêr acısı
hatıra hançer. verilmiş ikrar. dost koyak
farların feriyle beliriyor sırtındaki mintan
dardayım. ya hızır. ya düzgün baba
büyük şefe kör karanlıkta kurban edilmedeyim
toprak damlı evlerin pencerelerinde fesleğen kokusu
dar sokaklarda sabahın seher vakti uykusu
buğday meydanı'nda titrek bir kasım uğursuzluğu
ten ürküntüsü. acele görüntü. endişeli teyakkuz
o vakit o uzak ormanlarda pepug çığlıkları
'ah de biyeyeee...biyeyeee...'
elâziz uzun çarşı havar havar
farların feriyle beliriyor sehpa
'evlâdı kerbelâyık, bihatayık...'
çarşıda dükkânlar karşı karşı
hozat, bağrına gömdüğü ihaneti kanıyor
ovacık sızılı bir destan, bin ağıt havalanıyor
dokunsan ağlayacak bir bulut erzincan üstünde
sessiz bir öfkeye deniyor yüzünü zel dağı
saklı hınç. karanlık yazgı. mezarsız ölüm
boynunu büküyor tarih
mahçup, yenik ve çaresiz.
o mahzun sevdanın aşiretleri
harçik daha bir bulanık şimdi
soğuk su başlarında
yaralı ceylanlar sekiyor kutudere'de
ürkek ve ayaz. pusu ve duman
kırmızı çığlıklara ayarlanıyor yeşil uçurumlar
ah zalim. ah zaman. ah devran
haydaran nasıl sarsın bu engerek yarayı
hasletin asi asâletini bu kanlı zarar
(12 Temmuz 2000)
Hüseyin ElçiKayıt Tarihi : 15.10.2004 22:35:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!