//...Ne zaman elime bir kağıt kalem alsam,
bilmiş bilmiş gülümseyen bir çocuk
gelip oturur karşıma…
Ona bakarken hüzün çağlamak ne mümkün
Sarı saçları savrulurken rüzgârda
Dalar gider ela gözleri taaa uzaklara…//
tutar yüreğimden minik bir serçe gibi
uçan bir halıya bineriz birlikte
bazen bulutlara değse de başımız
başlarız yerle gök arasında gezinmeye
papatya tarlalarına uğrarız ilk önce
kırlarda koşup oynarız neşe içinde
bazen bir tırtıl çıkar karşımıza
uyumak ister avuç içlerimizde
bazen bir kaplumbağaya takılır ayağımız,
hatta düştüğümüz bile olur, yanmadan canımız
çimenlerin üzerinde neşeyle yuvarlanırız
bazen ip atlar, salıncakta sallanırız bazen
yorgunluktan uyuyakalırız bir ağaç gölgesinde
nerede olduğumuzu unutup, dalarız düşlerin
en güzelinde
hele bir de denizleri aşarken görseniz bizi
martı sürüleri gibi çığlık atarız, gökyüzünde
denize pike yapar, kâh dalgalarla selamlaşır
kâh ele ele yüzeriz yakamozlarla
dağ başlarına süzülürüz kimi zaman
defne ve zeytin dalları toplarız yüreğimizde
geçtiğimiz her yere tutam tutam bırakırız sonra
Sevgi, barış ve umut olsun diye tüm insanlığa
Hatice AK/25.09.2011
Kayıt Tarihi : 25.3.2021 17:41:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!