Şevk-ü sefada mubadele yok çendam;
Lezaizdir fani dam,tefekkür-ü gamsız eşhastan
***
Yok ki bir nebze istimdat zuhur etsin Nusret
Evlat...sıcak iklimler gibi sar seni seveni
muson yağmurları gibi bereketli
ağustos güneşi gibi hararetli
Günü gelince erir doruklarda ki kar
Coşar dereler olur ırmak ırmak yar
Döner içine içine,dışını yakan har
Kalır sana da kafes içinde ki gönül kar
Bugün çıktı hedeften ömrüm,
.....güz yaprakları gibi savrulur
hüzünlü rüzgarlar götürür
Gitti...
gözlerinde dört yavrunun bakışları asılıydı
kirpiklerinde yaşlar donmuştu...
ağlayamamıştı bile doyasıya
son duasını yarım bırakmıştı
biri amin deseydi bari.....
Hey be oğul,
ne çabuk büyüdün de,güçlendin
ellerin babanın ki gibi kocaman
yumruklarını sıkarsın da
indirirsin;
beş kuruş harçlık vermedik diye
Çaliş çabala bir çorba parasına
Zeytine talim sabahtan akşama
Uluslar gidiyor bakınız Ay'a
Kaldı yine bizim haso ile mamo yaya!
Aklar düştü saçlara karbeyaz
Oğlumda kızımda Allah'a emanet
Hep dürüst olsunlar etmesinler rızka ihanet
Ana-baba duası çok büyük ziynet
Ana-babalıkta büyük bir nimet
*****
Hak yolunda geçsin ömrü olsun saadet
Arı gibi çalış gece gündüz
Yeme biriktir olacak ya güz
Baharın neşesi üç gece bir gündüz
Neyine güvenem feleğin ölümle oldu hepsi düz
Yiğitsen durdursana geçen zamanı
Ne vuruyorsun sana el pençe yalvaran canı
Damarında yok ki asil insan kanı
Bir pire için yakarsın tabii.. yorganı
Önünde durmaya cesareti yok kimsenin
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!