Renklerin en güzelidir aşk-ı baharda
Aşina olmuş kulağım left-ü niyazda
Kelebek misali kısadır ömrüm nazarda
Kaybetmiş nurunu aramış nefsim bu yazda
Mazide saklarcasına gönlüne eziyet et azimkar
Doğuştan kök salmış sineye saçlar
Nafile bekler sabahı sır olmuş sözler
Zindandan daha karanlık gözler
Harami bakışların ardında tatlıdır diller
Sitem etmiş koğuşta dar gönüllerde
Güzelliğin ansızın fikrime süzülürken
Bekledim her mevsim akasyalar açarken
Çal kanunum çal sesinde eyleneyim
Unuttum sanma bıraktığın yerdeyim
Bir hikayeydi adeta evvel zaman içinde
Evlatlar giyer şık mı şık elbiseler
Peki ya sen sen ne giydin anne
Anadan uzak olanlar üşürmüşler
Her yer tuzak gölgen den ayırma anne
Elimde bir divit kalem gözümde serap
Nefesinin buğusunda damla damla gözyaşım
Senden kalmış bir kuru yapraktı nişanım
Nerede o güzel günler ruhumun ayazındayım
Bir kırık vazoda beklerdurur sapsarı naşım.
Masallar olurdu eskiden
Büyüsüyle kendinden geçiren
Plaklar oludu mırıldanırdı eskiden
Kasetleri özledi be arkadaş bu kulak bu beden
Televizyon yoktu bizim zamanımızda
Zaman ve mekan meçhul
Hatırladık ların yalnız mecbur
Seni güldüren ve hüzünlendiren
Ah şu yürek hep eskileri sindiren.
Nefesinin buğusunda damla damla gözyaşım
Senden kalmış bir kuru yapraktı nişanım
Nerede o güzel günler ruhumun ayazındayım
Bir kırık vazoda beklerdurur sapsarı naşım.
İne çıka nasırlaşmış dizler
Buna mışım bak serseri sözler
Alnında maziden kapkara izler
Gözlerim yar yalnız seni özler
Bilirim bir ömür böyle geçecek
Dokunuyor tebessümün mevsim sıcağı
Sana doğru akmaya çalışan ırmağın sığlığımdır
Bir garibim hüzün dür sızlar ocağım
Sana süzülüyor damlalar çığlığımdır
Zaman ah zaman benim dilsiz hırsızım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!