Hamurumuz farklıdır; hep gelmişiz topraktan,
Boşa ümit besleme; fayda gelmez ahmaktan,
Tesadüfen, amaçsız: yaprak düşmez ağaçtan,
Kullarında üstünlük; Allah’a yakınlıktan.
Anlayamadım gitti; zamanenin fendini,
Hayat viraj ve rampa, bulamadım düzünü,
Aşı acı, yağı az, yele koymuş tuzunu,
Güzeli çok, derdi çok, çekemezsin nazını,
Geç anladık, faydasız, dövme artık dizini.
Ne bu günleri belli, ne yarını, ne dünü,
Şehirler var, çeşit, çeşit,
Güzel ama, değil eşit,
Anlatayım, sabret biraz;
Şimdi güzel sözler işit.
Ankara, siyasi başkent,
Yolcu hancıya nasıl zengin olduğunu sorar;
Saklarsın samanı, gelir zamanı,
Sakladım samanı, geldi zamanı,
Devran döndü, fırsat geçti elime;
Sattım samanı, yaptırdım bu hanı.
Fırtınaya maruz gemi,
Anlatayım, dinle emi,
Kurtul da göreyim seni,
Kaptanın hükmü kalmadı.
Anlatayım teker teker;
Bir gün varmış, bir gün yokmuş,
Bu hal nedir? soran çokmuş,
Düşünürler cevap vermiş;
Bir meçhule gidiyoruz.
Görünmezi bilmek hüner(!),
Ben seni bir dost bilirdim,
Hayalinle övünürdüm,
Kardaş gibi güvenirdim,
Niye geldin oyunlara.
Gelveste kumaş dokunur,
Şile bezi çok satılır,
Savaşta öne atılır,
Vatan için yaşarız biz.
Ham insan az, çoğu olgun,
Mesleği iyi kavra, kulak ver oğlum Omar,
Fırtınada yol almak, usta kaptana hüner,
Bu işi bilmeyenler sanır talih, şans, kumar,
Ticaret tatlı dildir, alan satandan umar.
Yeni geldim Muğladan,
Ev yaptırdım tuğladan,
Benden mal almayanlar;
Pişman olur sonradan.
Var-yemezin halleri,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!