Doğruya döner benim çarkım,
Allah’tandır sadece korkum,
Yoktur aslında sizden farkım,
Bir kulum ben kullar içinde.
Ben kendimi bildim bileli,
Kulun kötüsü kaldırdı kaşını,
Bir bakışıyla bitirdi işimi,
Gülün kokusu döndürdü başımı,
Diken battıysa güle mi küseyim?
Deli çay gibi akarken duruldum,
Mevla belâ yazmaz kul azmayınca,
Akıl ne yapsın fikir olmayınca,
Aça sıra gelmez tok doymayınca,
Nimet ne yapsın şükür olmayınca.
Ne helâl bilir ne de haram bilir,
Sözüm kâr etmedi eder mi yazım,
Sevilmeden sevmek alnımda yazım,
Zemheriye döndü baharım yazım,
Söyleyin, bu zulüm reva mı bana.
Bir rüya gördüm sana dair.
Bembeyaz gelinlikler içinde,
Bulutlar üstünde tahtına kurulmuş.
Ansızın çıkageldi mahşerden,
Kızgın atlar üstünde zebaniler.
Şimşekten kırbaçları ile
Bir şiir yazmak istiyorum senin için,
İçinde ağlayan bir adam
Seni görünce gülen gözleri,
Gözlerden değil damla damla,
Yürekten dökülen dizeler
Gözlerim doluyor yazamıyorum.
Hep mi ıslak olur benim aşklarım,
Yine aşkından oldum sırılsıklam.
Sağanak sağanak gözde yaşlarım,
Yine aşkından oldum sırılsıklam.
Aklı unuttum, fikir benden uzak,
Dillerde Allah’ın adı var hâlâ,
Hakkın güneşi sönmedi cihanda,
Olsa bile kıyamete beş kala,
Gençlikten hâlâ umudum var benim.
Yorgun yürekler umutsuz olsa da,
Türk vardı Tanrı dağı yöresinde,
Demir dağı eritme sırasında,
Hanlar buyurdu Oğuz töresinde,
Biz kalkınca yürüdü sanki dağlar.
Yeşil iken bağlarımız çöl oldu,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!