Meleklerin hayranlık duyduğu,
Bakmağa kıyamadığı bir insan.
Yaşadığı yerin bu dünya olduğu,
Kalbi iman ve iyilikle dolu bir insan.
Yaşar, kendisinin farkında olmadan.
Gem vurur duyguya emreden Rab var,
Hayvandan ayıran bir sırdır oruç.
Düşünen insana bin bir hisse var.
Hasenatın adı ruhudur oruç.
Öldürür çok yemek ruhu bilesin,
SORGULAYAN SORULAR
Kaybetti kendini bir soruda adam:
“Kim yarattı? ”
Sorusunun muhatabı Allah’tı
Zatını bağlayan tüm bağları attı
öpsem kederimi
ıpıslak
dudaklarından
yağmurlu bir
sonbahar günü
kopan
ŞEHİDİM
Nice öksüz ve yetim barındırdın gölgende
Bastığımız toprak da hürdür senin sayende
Özgürce kanat çırpan kuşlar gibi göklerde
Dalgalanan bayrak da özgür senin sayende
Küfür savrulmuş hava cekemem ciğerime
Horoz görmüş beyazı yemek benim neyime
Patlıcan da hıyar da kıyılarak sokulur…
Dikişli don giyemem namusuma dokunur
Amazonda bir yangın kendi içinde soğur
HÜRRİYET
Yüreğinin götürdüğü yere gitmeyen
Yollara çelme takmaktır hürriyet.
Besmeleyle başlayıp hamd ile bitmeyen
İşlere sırt dönmektir hürriyet.
DELİKSİZ UYKU
Besliyor sensizliğimi aç kurtların ayak sesleri
Hasretin bölüyor deliksiz uykularımı
Dön artık aratma eski günleri!
Hangi kitapla yaşar aşıklar? Kim koyar aşk kuralını? Ey sevgili!
BU ASK
Bu aşk
Öylesine şiddetli
Öylesine kırılgan
BİRİCİK AŞKIM
Biricik aşkım, neşem ve Sultanım
Mademki sizden uzak kalmalıyım
Artık teselli bulacak hiçbir şeyim kalmadı,
Neşelendirecek bir hatıradan başka,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!