Güzel telefon,
Sevimli telefon; sen var ya sen...
Umudum,
Umutsuzluğum hepsi sende
N’olursun,
Sana varmak istiyorum yer yüzü yol verirse
Pek yakında varacağım Tanrı kısmet ederse.
Şimdi daha sevinçliyim bir öncekinden daha
Coşkunlukla varıyorum yanınıza.......
Koskocaman yaban gülü çalılığı
Çiçekleri açmış yarı beyaz yarı pembemsi
Uzaklardan görünümü kocaman bir gül demeti
Yağmur çiseliyor uzun süreden beri
Bir genç, abasına bürünmüş yaban gülünün altında oturuyor
Böyle bir ortamda ilham gelmiş;
Haberim olmaksızın
Gülümü kopardılar
Demek benden uzakta
Zevki sefa yapardılar.
Benden uzaklaşınca
Zalimdin, gaddardın ve insafsızdın
Eğer sevseydin beni atmazdın
Yoksa beni böyle pula satmazdın
Zalimsin, zalimsin; sen çok zalimsin.
Kardeş olanlarda böyle yapmazdı
Çıktım gönlümdeki dağın başına
Baktım tüm yollara gelenim yoktur
Çaresiz bir halde bekledim durdum
Çektiğim acıyı bilenim yoktur
Bir zaman umutlar avuttu beni
Şu anda
El ele değiliz, göz göze hiç değil
Göz görmediği gibi gönül de katlanmıyor
Kulağıma gelen tatlı sesini
Kulak memem tarafından emilircesine yakından hissediyorum
Sanki bu sesin çıktığı yer olan dudakların yanaklarıma temas ederek aşağılara iniyor,
İsterim birazcık şiir yazayım
Kendi mezarımı kendim kazayım
Aşk sırrını siz isteyin
Zorluklarını bozayım.
Aşk şarabın içeceğim
Bu gün bütün insanları
Zevkte sefada gördüm
Sanki yarin bahçesinden
Bir demet gonca gül derdim.
Bilmeliyim bu zevk sefa
Tadın temsilcisi:
Kaymak, bal ve sen,
Cazibenin temsilcisi:
Yıldız, güneş ve sen,
Zarafetin temsilcisi:
Çiçek, gül ve sen,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!