Kendime Sıktım
Kimse sırtımdan vurmadı beni.
Ben döndüm önce.
Güvendiğim her şey bendeydi.
Ben hepsine sırt çevirdim.
Keşke gecenin karanlığında, bir sis gibi süzülebilseydim rüyana,
Hüzünlü ruhunun geceleri nerelerde dolaştığını bilebilseydim...
Keşke her sabah o umutla uyanabilseydim,
Başımı göğsüne koyup, orada ölebilseydim...
Bir rüya düşdü gönül deryâsına,
Kâbe dururdu, lakin kıble kaydı.
Sır ehline sırdır bu hâlin aslı,
Yalnızlık öyle bir şey ki bazen,
Kendi sesin bile yabancı gelir kulağına.
Bir bardak su içersin
Yutkunamazsın.
Çünkü boğazın doludur geçmişle.
Ben bir şey olamadım,
ama çok şey çürüdü içimde.
Üstüme gelen karanlık değilmiş meğer,
altımda kalan benmişim.
Bir adam düşün:
Seherlerde seyre daldım senin semanı, sensizim,
Sular sustu, sahiller sendeledi, serinim.
Sırma saçın savrulurken sükûtla söyleniriz,
Sözden sıyrılıp sessizliğe serpiliriz.
Bu dünya ki bir perde, bir hayâl içinde devrân,
Ne bahar tamamen bahar, ne kış tam anlamıyla hicrân.
Gölge gibi geçer ömür, tutunamaz zamana,
sabahları sana vereyim,
geceleri biriktiririm ben.
kırpıp kırpıp sabah yaparım,
tanrıyla aramız açık zaten,
ben de sana taparım.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!