Hani, Denmemişmiydi Ayağa Kalk Sakarya

Hani, Denmemişmiydi Ayağa Kalk Sakarya

Dinleyin duyun dostlar, hayât serüvenini
“İnsan bu, su misâli kıvrım, kıvrım akarya
Akıtıyor menfeze çeviren dümenini
Lânetullâh gafile kancasını takarya

Taktığı kanca benim boğazımı sıkıyor
Sanırsın Melekül Mevt, emâneti çekiyor
Gayrimüslüm kefere burnuma mil sokuyor
Fırsatını bulunca ataşlayıp yakarya

Yakıyor ciğerimi zehir kusan hançeri
Dışa bakıp aldanma, girde bir gör içeri
Zâlim üstüme sürdü zırhlı döğer biçeri
Menfûr altı kazığı canözüme çakarya

Çaktıkları kazığı Molla Kasım sökerya
Dokunulmazlarına zehri kezzab dökerya
Beni astığı urgan gırtlağını sıkarya
Tekbirle asılanı arşa çeken vakarya

Vakarla dik durarak sandalyaya tekmeyi
Vuran şanlı şehidler, Medîneyi Mekke’yi
Beytullâhı görerek haykırdılar Hakk! Deyi
Çıkardığı sandalyeyi ayağıyla kakarya

Kaktığı o sandalye müptezelin gözüne
Osmanlı görünerek tükürünce yüzüne
EllEah için şamarı patlatırken hüzüne
Garkedince ondandır bulanışın Sakarya

Sakarya çok süründün yeter artık sürünme
İGayri ayağa kalkta gaflet kürkü bürünme
Lânetullah gözüne nehir-i bal görünme
Taşıdığı cevheri Nil nehrine dökerya

Döktüğü katreleri ummanları doldurdu
İSLÂMİ'ye derinde inci, mercan buldurdu
Sakarya; bulanların yüzlerini güldürdü
Yorulanlar ayakta duramayıp çökerya

Mehmet İslami
Kayıt Tarihi : 24.2.2023 18:41:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Mehmet İslami