aşk mış hangi aşk
işi gücü bırakıp gün yirmi dört saat karın doyurduğun an kırıntıları mı
köşe başlarında dem üzre saydığın köstekilerin yanında
delikanlılık edasıyla saçıp savurdukların mı yani
kaygısızlığın boyutsuzluğundaki gençliğinden
hadi canım sende
Bu yağmur... bu yağmur... bu kıldan ince
Nefesten yumuşak yağan bu yağmur...
Bu yağmur... bu yağmur... bir gün dinince.
Aynalar yüzümü tanımaz olur.
Bu yağmur kanımı boğan bir iplik
Devamını Oku
Nefesten yumuşak yağan bu yağmur...
Bu yağmur... bu yağmur... bir gün dinince.
Aynalar yüzümü tanımaz olur.
Bu yağmur kanımı boğan bir iplik



