Çocuğuna; düşünmeyi öğrenebilme, düşünceyi daimi kılabilme ve düşünceyi daimi muhafaza edebilme becerisi kazandırabilmek için, mücadeleci olabilmeye dikkat et daima! . Erdemli düşünce ve erdemli düşüncelerin söz sarfiyatı ve erdemli düşüncelerin davranış biçimlerinin ayrıntısında çocuğuna iyi bir örnek ol ki; kendi öz çocukların “DÜŞÜNCE ERDEMİ” hakkında sağlam bilgilere ve sağlam deneyimlere sahip olabilsin! . Erdem çerçevesi içerisinde düşünebilmek; para kazanımına açık yol sunar! . Erdem çerçevesi içerisinde düşünmek; bir gönle girmenin en güzel yoludur! . Erdem çerçevesi içerisinde düşünmeyi öğretirken çocuğuna; samimi olmayı da öğret, iyi bir örnek ol çocuğuna! . Samimiyet; her insanın aradığı bir güzelliktir! . Hepimiz bir insanız ve tüm düşüncelerde samimiyeti ararız! . Çocuğa örnek olmak; eğitime yeni imkanlar kazandırabilmelidir! .
{ Kemal KABCIK / 07.09.2011 04:14:47 }
******
Çocuğuna; öğüt dinlemede örnek ol ki: çocukların, öğüt dinlemenin kazanımında yaşayabilsin! . Hangi öğüde, nerede itaat ettiğine ve nasıl itaat ettiğine dair, kendi öz çocuğuna iyi, güzel ve doğru bir örnek ol ve öğüde itaat etme ile kendine ve eğitime neler kazandırdığını, çocuğuna anlat ve aile reisinin başarmış olduğu yeni kazanımlarla birlikte, kendi öz çocuğunu da öğüt dinlemenin kazanımlarında görme imkanını, kendine ve Yurdumuz insanlarına tanıyıver! . Öğüt dinleme ve öğüde itaate göstereceğin duyarlılığı-nın ve hassasiyetinin ölçüsü büyüklüğünde, büyük başarıları yaşama ve yaşanılan başarıları muhafaza edebilen güce ve kudrete, ailece ulaşabilesiniz inşallah, her alemde, daimilikler içinde! .
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta