İnsanın içini kemiriyor bu merak
Yüreğimin son sığınağı da doldu
Sorun
gitmelerinde değil
Gelmelerin nasıl olacak
Susa susa nasıl da anlaşmıştık
bir köprüde konuşarak
gözlerinden gözlerime
Avuç avuç sakladığım korkularla
loş puslu, bir iki mumluk
ışık karanlığındaki o bekleyiş
Neden ansızın güneş gelir aklıma
Sımsıcak bir güneş.
Düşlerimin sessiz ufuklarından
Süzülüp de sakin bahçelerime
Üşümüş dünyamı ısıtan
Ve yüreğimi saran güneş
Hayallerimi tek başına koyma
Denizde akan bir ırmağım
seni görür gibiyim her an kıyıda
Issız dalgalardan cesaretimi toplayıp
sürekli sana doğru akmaktayım
Ne olur
Sakın şimdi adını söyleme
daha beni tanımıyorsun
Göz bebeklerim kapanacak nerdeyse
ne kadar da parlak bakıyorsun
Sus ama sakın bir şey söyleme
gözlerimden içeri daha giremiyorsun…
Her günün tozlu yorgunluklarından
geceler düşer birden
ufukların mor kırmızı gruplarından
Önce bulutlar söner
sonra ağaçlar kararır
Solmaya başlar bütün renkler
Altın varakları soyulmuş da yüreğimin
kabuk kabuk kalkıyor kıvrımları
Altında ben bekliyorum çırılçıplak
üstümde bahar kokan kırmızı bulutlar
Kimsenin eli değmez
bir ben bilirim adresini
İçimde bir yerlerde
bir şey var
Günlerdir içimin yollarındayım
Yağmurlar yağıyor sürekli
Sular çekilmeden o kimsesiz göllerde
buharlaşıp bir bulut oldu gökyüzünde
Dolu dolu içine çekti mavilikleri
ve günlerce serin bir gece bekledi
bambaşkaydı çünkü ayışığında süzülmek
konmak yeryüzüne, soğuğu hissetmek
“Kuşlar
Kanatlarını yarına doğru çırpar
Gülümseyen yüzüne doğru sıcak güneşin.”
Ben de,
Ben de koparabilsem kendimi dünden,
Bir dolu tutsaklıktan kurtarabilsem düşüncelerimi,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!