Ayıklandığım için biliyorum
Çokluktan, ıvır zıvırdan ayıldığım için
Sesimden tekdüze borular çıkmasın
Yüzümü çizdirmeden, bir ölüyle değişmeden
Şu yapışkan nifaktan arınayım
İtiraf ettireyim yaftaları kalbim üstüne
İlk hayretimin çıplak halini
Kalbimi konuşturayım, taşlar yumuşasın
Konuşturayım göklerimin anlayışlı diliyle
İç çamaşırlarından ibaret bilinmezliğe dair
Anlatayım erincin meşru bir uğraş olduğunu
Zamanın lego dizen ellerine ve lakayt nefesine
Sırtını dönen aykırı bir ışık olmalı
Tutunayım, el değmemiş doğama kaçayım
İlk coşkumu kumlardan çıkarıp göğsüme takayım
Bana şakıyan bir mendil verin
Halkın mahşerinde dalgalanan
Unutulmuş ilk yalvaçlardan olmalıyım
Başarım yâdsınsın, başarım yâdsınsın
Tarihin tekrarlanan kasidesidir
Oysa kahramanlıktır halay başı olmak
Tutsak kuytuların hüznüyle vuruşmak
Beklemesin utanca bastırılmış coşku
Yoklukta duran âdem beklemesin
Beklemesin bir buz parçası olan yazın ocağında
Yazdan başak devşirmeyi öğreteyim
Biliyor olmalıydılar
Anlar güneşin, kadran yılları gösterir
Biliyor olmalıydılar, dünya tecrit edildi
Biliyor olmalıydılar nazını çoğaltır gereklilik
Biliyor olmalıydılar
Neden notaları çingenelere vermeli
Neden çingenelere devretmeli ufkun asık resmini
Biliyor olmalıydılar, gök sus pus içinde
Az şey değil kaçamak sevinci yüzlerde kıstırmak
Çocuklarını süren baba heykelleri dikilir
Sütünü haram kılan anneler örgüsünde
Az şey değil halay başı olmak
Bana bir mendil verin ve de tok sesli çalgılar
Tarifleri sağalsın kutsanmış öfkelerin
Hüzünle ötelerden parsel uman düşkünler sağalsın
Hüzün seven düşlerindeki tanrılar sağalsın
Bir halay başı olsam, ilk coşkumla
Kündeye getirsem duraksatan korkuları
Kim bilir baykuşları bile gündüze uydururdum
Sineleri yumuşacık aşka, aşkı kart zamana
Zamanı insana olmasa bile
Zamanın iğne deliğine incecik insanı uydururdum
Bana ilk ruhumu, ilkten kanatlı olanı
Bana şakıyan mendilimi verin
Halay başı olayım halkın mahşerinde
Pençelerini ve dişlerini sökeyim döngüsel mührün
Köksüz surları yıkayım -kalplere sahip-
Ölüm kutsalımıza girmeyi sevsin böylece
Şaşırıversin mütebessim çehreler bulup
Hep düşünürüm, mutluluk bir ilim sayılsın
Boynuz kulağı geçsin neferlerde
Şu sorular sorulmamıştır
İnsan ilk sarnıç mıdır
Belki
İnsan son tıkırtı mıdır
Kesin
Hele ilk coşkumu kumlardan çıkarayım
Unutulmuş ilk yalvaçlar gibi halkı oyuna kaldırayım
Coşkumla gök yüzlerde süzülen kuşlar çizeyim, sürüler halinde
Hüzünden çok daha az zahmetle
Belirginleştireyim dünyaya yakışan suratı
Yakışır, yakışır bunca ayıklandığım
Kayıt Tarihi : 14.7.2016 22:20:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Yahya Oğuz](https://www.antoloji.com/i/siir/2016/07/14/halay-basi-olsam.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!