Yağmurlu bir günde olsun ölümüm.
Toprak kokusu sarsın etrafı,
Çiçekler ışıldasın,
Senin gülüşün gibi.
Saçların çiğdem sarısı
Başakta buğday tanısı
Cennetin güzel hurisi
Gönlü güzel sevdiğim
Aşkınla beni erittin
Dermanım kalmadı artık yaşamaya
Vurgun yedi kalbim hazana uğradı
Hasretin mecnun etti vurdu dağlara
Vurgun yedi kalbim hazana uğradı
Ne sevgi isterim ne derdime derman
Sen benim ilk göz ağrım
Kalbimde kanayan yanım
Gönül bahçemin gül dalı
Büyüdün de gidiyormusun
Serin esen şimal rüzgarı
Gönlümüzü dar etmeyelim
Yürekleri yıkıp gitmeyelim
Mazlumun ahını almayalım
İnsanca yaşayalım dünyada
Kin ile nefretle yaşamadım
Güzel gözlerini göresim geldi
Kaçırma gözlerini ne olur
Hasretli bakışın sinemi deldi
Kaçırma gözlerini ne olur
Aşk ile içsem kevser suyundan
Bu ne dert bu ne keder
Her günün her günden beter
Bana çektirdiğin artık yeter
Bana da gül artık kader
Saç koymadın başımda döktün
Üç günlük dünya dersin
Zevke sefaya düşersin
Nerde günah var işlersin
Kutuluş namaz da bilmezsin
Zevk-i sefaya dalarsın
Gönül isterse çay kahve
Aslında bunlar bahane
Arıyorsa bir kaç dost
Gönül muhabbet'e muhtaç
Yalnızlıktan korkuyorsa
Dertlidir yürek yazmazsa kalem
Sevdiğinden gelmezse bir selam
Derdini anlamazsa elă lem
Deli gibi sevsen ne fayda
Mecnun gibi çölleri aş'san
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!