Yanlızlığın derinliklerinde yüzümün kırıkları
Gece görecek birazdan kendini göğün yüzünde
Gece öldürecek belkide kendini düşlerin elinde
Aşk dökülür sancılı çığlıklardan
Rüzgara sarılmış masmavi bir an
Yanlızlığın derinliklerinde ellerimi kesiyor
Eğil gözyaşlarımın önünde saygı duy hüznüme
Parmak uçlarına takılmış ruhuna uzanıyor ölüm
Ben yürümüyorum yollar gidiyor kendince
Eğilip yüzünü kaldırıyorum yerden kırıklarını onarıyorum çoğu parçası kayıp ortaya çıkan yüzü tanıyamıyorum
Gözlerin yalancı bir düş kanatıyor geceyi
Sesin yağmuru çağırıyor
Suz mu dur rüyalar
yalan olduğu bir gerçek
gerçek olduğuda bir gerçek
oluruna bırakmıştım sonra sustum
herşey yaşanılabilirdi imkansız olan bişiler aradım
sesim çıkmıyor çığlık atıyorum kimse duymuyor
Aşkın ruha armağan ettiği sancı
zamanı kusup üstüme
ait olmanın yalanlığına geçirdi dişlerini
at herşeyi sonbahara
yaşamı hatırlatır kendine yaşam
insanlar sayfalara yapışmış çizgilerse
Yaşam için söylenecek birşeyleri olmalı zamanın
Böyle anlamsız ve belirsiz bakmamalı gökyüzüne
Nedir rüzgarın anlatmak istediği
Üşüyen ve suskun benliklerimize
Yapabilirsin biliyorum ruhunu temizle
Bana değil kendine gülümse
Belkisi yok en sıkı ihanetim kendime
Damla gitti şu elimde tutuyorum geceyi
Durmadan yalan söylüyorum herşeye
Başarabildiğim birşeyler kalmıştır belki diye durmadan deniyorum kaybettiğimdeyse zaten başka bir yerde buluyorum kendimi
hala en doğrusunu söylediğimi biliyorum yalanlar dışında yine yalan söyledim ben aslında hiç yalan söylemem sadece yalanı yaşıyorum ihanet ederek kendime yapraklar soluyor yine yaklaştı benim mevsimim
belki bu durumu bir yağmur halleder belki tek bir damla
Senin göz yaşların kırılıp ölüm olduğunda ben
bu yüzden hep senin için seni
kendim yaptım kendime yakın oldum
ve senin duyguların benim yakınımda olduğunda ben susup hep senin mutlu oluşunun resmini çizmek istedim
ve beni her terkedişlerinde seninde susutuğunu bildim
şimdi yanımda kimse yok yanımda hissettiklerim var
İçimden geçmiyorsun
durup kalmıştın orada ne son ne ilk defasın bana
sen gökyüzümde bir yerlerde belkide her gece baktığım yıldızın arkasında
belkide yağmurda bir an
tek bir damla
sen anlamassın herkesten iyi bilirsin beni
Sesinden düşen ışıklar tüm karanlığa meydan okuyor
Ölüm kadar gerçek yaşam kadar yalansın
Küçük gülümseyişleri kalmış bahar çiçeklerinin soğuk rüzgarlarda
Geceye aşık düşlerin sonsuzluğunda çığlıklar atan bir yüz bu ben olamam
Küçük çocuk sevinçleri düşlerinki bu yüzden hiç bir çocuk üşüyüp hasta olmaz düşlerin yağmurlarında
içime işliyor gece Ay ışığı serpiştirdim bulutlara her yağmurda yüzün belirecek damlalarda
Bulduğum karanlıkları biriktirdim rengarenk bir ölüme
Gecenin bitmesine izin vermedim hapsettim düşlerime ellerini
Hiç gitmedin biliyorsun hep konuştum seninle sen uzakta olduğunu zannederken
Ben kaybolan düşlerimi aradım gözlerinde kaybolduğumun farkına varmadan
Çiçekler ve hüzün bulanık bir renge boyanmış zaman
Düşlerin renkleri solmuş kapatma gözlerini geceye adanmış ışık
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!