Aslında anlamalıydım,
Günler öncesinden,
Sinyallerini vermişti ayrılık.
Ve bugün,
Senin yerine o çaldı kapımı,
Hain ayrılık.
Dağıldım,
Hücrelerime kadar canım yandı,
Canımı acıtan da,yine benim canım(dı) .
Akşam sensiz de oldu ama,
Ahh! Olmaz olaydı kahrolası.
Odanın herbir karesi,yokluğunu haykırıyor,
Yüreğim,kendine ağır taşıyamıyor,
Durgun,herşey suskun.
Akvaryumdaki balık bile kımıldamıyor,
Hani,kahvelerimizi yudumlarken,
Fincanlarımızı koyduğumuz sehpa var ya!
O da boynunu bükmüş gibi,
Bilmem ki!
Yoksa bana mı öyle geliyor?
Ben,
Önümdeki geceyi düşünüyorum eyy sevgili,
Sensiz,sessiz ve yalnız,
Katran karası bir gece çekilir mi?
Hani başımı koyacağım omzun?
Hani beni sarmalayan kolların?
Bak,şimdiden üşümeye başladım,
Ama yine de sana 'gel' demem ki!
Bana neler yaptığının farkında mısın?
Ardında,darmadağın bir dünya,
Sızılı bir kalp bıraktın.
Ama özlesem de,
Yine de sana 'dön' demem ki!
Bu gidişin ilk değil sevgili,
Ve son da olacak değil gibi,
Bilesin ki bu sefer,
Aşkıma gururumu da kattım.
Ve tekrar bana döndüğünde,
Bu kez,
Bendeki beni bulamayacaksın...
23.12.2006
AYDIN.
Kayıt Tarihi : 23.12.2006 03:22:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Yokluğunu
Yokluğun içimde ateşten bir gömlek. Her gün yenisiyle değiştiriyorum. Her gün bir öncekinden daha çok yanıyor canım. her gün bir öncekinden daha çok ölüyor ruhum. Senin sevginle hayat bulurken diğer yandan yokluğunla biraz daha yok oluyorum.
Yokluğun içimde fırtına önceki bir sessizlik. Her zamankinden daha çok durgunum, her zamankinden daha çok yaralı. Rüzgarda yolunu şaşırmış bir kelebek misali salınıyor cansız bedenim sensizliğin girdabında..
Sana deli gibi aşıkken kollarımın hep boşluğu sarması acı veriyor. Sözler dokunuşların yerini almıyor. Bu yüzden ne söylesem hep yarım ne yazsam hep eksik kalıyor.
Seni sensiz yaşamaya alıştım demiştim ya.. Yalan söyledim sana. Kendimle birlikte kandırdım seni de.. Bir avuntuydu imkansızlığına karşı.. Bir teselliydi çaresizliğimize nispet.. Hani sensiz yaşayamam ben ölürüm demiştim ya sevgili.. Şimdilerde nefessiz kalışım bu yüzden.. Ben sensizim yokluğunda.. ben nefes alamıyorum.. ben ölüyorum sevgili.. ben ölüyorum.. yokluğun ölümün diğer adı..
Bugünlerde garip bir hal var üzerimde.. Alıştım sandığım yokluğun yüreğimi eziyor. Şarkımızı dinleyemiyorum artık.. İmkansızlığın ruhumu yakıyor. Şarkımızdan akan her ezgiyle, gözümden akamayan kristal gözyaşlarım kalbimi acıtıyor.. ben güçlü değilim.
Kalbim kalbine emanet yar..
Hani derler ya, “gitmek mi zor kalmak mı”... ben bu sorunun cevabını veriyorum şimdilerde gece gözlüm. Benim için en zoruydu aşkını sensiz yaşamak, seninle sensizliğinde kalmak.
Herşeyi ardında bırakıp da gitmek.. ruhunu emanet aldığın yere teslim etmek..
Adını kurutulmuş bir gül gibi yüreğimde saklıyorum
bu sevgiyi senden uzakta sensiz yaşıyorum
ne sesin var ne kokun
hangi günahın bedeli senin yokluğun!”
Hani derler ya;Kurşun ya namluda durmalı,yada tam onikiden vurmalı.
Zaman geçip gitmeden kıymetini bilmeliyiz her şeyin.
Yüreğine sağlık,gözlerim yaşararak okudum çoğu şiirini.
Selam sevgi ve saygılarımla.
Bendeki seni bulamayacaksın...
Olursa final daha anlamlı ve vurgun olacak gibi...Yine de şair şiiri için en iyisini bilir.:)
Yüreğinize sağlık.
Sevgiler.
TÜM YORUMLAR (4)