Hababam Zilli Okul Şiiri - Kazım Karagöz

Komşu ile beraber dün öğle saatleri,
Bir okula uğradık dönmeden önce geri.

İki tane çocuğu okuyorlardı orda,
Ayda bir böyle elden taksit yatırıyor da.

Okul bir özel okul, devletten desteği yok,
Her gün teftiş, denetim, üstelik kösteği çok...

Çok saygılı idiler müdür ve yardımcısı,
Temiz, dikkatli, titiz, temizlikçi, çaycısı.

Hava, sudan, eskiden, birçok şeyi konuştuk,
Dayak, azar, tektirler, hatırlayıp gülüştük.

Et senin, kemik benim, gibi teslimatlar yok,
Ki bu yüzden olacak, haylaz, şımarığı çok.

Bir ara boşluk oldu konuyu değiştirdim,
Zil bile çalıyorken artık çok farklı dedim!

Bilir misiniz bilmem Hababam Sınıfını?
Kel Mahmut, Güdük Necmi, Hafize Anasını?

Müdür hiç bilmez miyiz? Diyerek gülümsedi,
Devamını getirdi: Hayta İsmail dedi...

Bazı okullar koymuş zil diye müziğini,
Çocuklara haylazlıkları öğrettiğini,

Hiç de iyi bir şeyler çağrıştırmıyor bu film,
Öğrencinin aklına cinlik sokuyor bu film...

Günde yirmi, otuz kez müziği çalıyorlar,
Türlü haylazlıkları buyla hatırlıyorlar.

Ne beklersin onlardan, öğrenciden artık sen?
Hababam sınıfının mesajını bir bilsen?

Duydum bir özel okul da bunu çalıyordu,
Çocuk şuur altına neleri yok yolluyordu!?

Hatırlar mısın hocam özel okullar ile
Nasıl dalga geçmişti aidat parası ile?

Zil çalmaya başladı lafı bitirdiğimde,
Gülsem mi, üzülsem mi, zili dinlediğimde?

Hababam Sınıfı’nın müziğiydi bu zil de,
Der gibiydi sanki bir doktor lafını bil de,

Öyle verip, veriştir, körleme konuşma hiç!
Belki bunlar da… Diye pek uzatma lafı hiç!..

Hababamın müziği bangır bangır çalmıştı,
Bir yorum yapamadım ağzım açık kalmıştı.

Eke eke konuştum şuur, şuuraltından,
Kötü bir örnek diye hababam sınıfından,

Disiplinsiz hababamcı yapıyordu çocuğu,
Bu yaşlarda bunların yanlış sinyal olduğu...

Müdür yutkundu sonra çocuklar çok istiyor,
Diyebildi öğretmenler de bunu seviyor!..

Tam da bir pot kırmıştım başım önüme düştü,
Herkes seviyormuş ki bana ne yemek düştü?