Akşamların ne güzeldir senin
Gecelerin,
Kızıl saçlarının arasından
Görmek o aşk dolu gözleri,
Ayasofya 'dan Boğaz 'a düşen hüzmeleri
Dudaklarında sevda şarkıları...
Senin gerdanına inmeli
Koklamalı
Bir ömürlük nefesi orada çekmeli,
Gül bahçesinde gibi,
Koklamalı gonca gülleri...
Coşmalı çağlayanlar gibi serin sularla,
Görmeli mahsun sahili
Çengelköy, Beylerbeyi,
Sonra Kavacık ve nihayet O tepeyi,
Güzelcehisar, Otağtepe'yi...
Durmamalı, kitap gibi çevirmeli sayfaları
Kıyıları, tüm bedeni,
Öpmeli o sıcacık omuzlarından
Tutmalı, arasıra asılmalı saçlarından
Çekmeli kendine
Koklamalı Sarıyer 'in sırtlarını
İnmeli aşağılara
Bulmalı en kuytu yerleri
Oyalanmalı oralarda, az biraz...
Teslim etmeden ruhunu tamamen
Dönmeli göbeğinde Kızıl Sultan 'ın
Unutmadan kuytu yerlerin hazzını
Ruhuna ruh katmalı
Coşmalı İstanbul 'da
İstanbul 'u da coşturmalı...
Tükenmeden tüketmeli,
Bulmalı hazineyi
Vermeli kendini ta derinliklere...
O anda işte
Her şeyi yaşamalı
Kızıllığını, buğulu gözlerini,
Kuytularını...
Yeniden ateşlenmeli
Ateşlendirmeli,
Ve
Beraberce sönmeli
Yeniden yanmacasına...
(00:30/29.08.2002/Merzifon)
Kerim TaşKayıt Tarihi : 20.7.2006 15:17:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!