Nerde Vicdansız var alsın canını
Azrail tez gelsin yol uzatmasın
Çıkar için inkâr eder dinini
Kimse münafığa el uzatmasın
Bir yana un çıkar bir yana kepek
Nazlı yarin Simâsına bir yerden
Bakıyorum sonra vazgeçiyorum
Damla gibi kaynıyorum içerden
Akıyorum sonra vazgeçiyorum
Takılsaydım o Cânanın koluna
Sen geldiğin günü yağan o yağmur
Gözümdeki yaşın yarısı değil
Hiç seven insanda olurmu gurur
Bu soru aşığın sorusu değil
Mânâ veremedim firak havana
Düştüğüm ateşin seyret nârını
Önce şirin cana yazık olacak
Vuslat saatine kurdum yarını
Sensiz geçen güne yazık olacak
Kanayan yaramın ilacı sensin
Şöyle bir tefekkür edip baktım da
Altın ile saman yer değiştirmiş
Enginlerden yücelere çıktım da
Yağmur ile duman yer değiştirmiş
Toprak harman eder bir tek dâneyi
Dertler doldu yüreğime
Yazacak mecalim yoktur
Sözüm sır olmuş kendime
Çözecek Ahvâlim yoktur
Nefis emreder fenayı
"""""":::::ALIŞTIM:::::""""""
İçimde bir sızı tarifi yoktur
Gizli gizli ağlamaya alıştım
Derdimi sorarsan dağlardan çoktur
Her kedere her cefaya alıştım
Zalim gurbetelin sonu gelmedi
Gönül sılasını arzular ANA
Hasretlik nöbeti devir eyledi
Her saatte içim sızılar ANA
Yar yıktığı bağlarda gül arıyor bu ne iş
Sönmüş petek içinde bal arıyor bu ne iş
Sen kapattın defteri hesabı sende saklı
Sermayemi tüketmiş mal arıyor bu ne iş
Ben ismini kazıdım gönlümün çınarına
Bir yalnızlık türküsü dilimin ucundaki
Kalbimin bestekârı aşkımın adı sensin
Sevdanın ateşidir Sönmeyen bu candaki
Gönlümün şivekârı arzumun tadı sensin
Hüzzam makamlarının gönlünde ahengi var
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!