Gurbet, hiç bu kadar acı gelmemişti bana

Kimler şiirlerine taşımadı ki seni gurbet
Kimlerin yuvasının yıkılmasına neden olmadın ki
Kimine piyango oldun kimine ölüm
Beni ne yapacaksın merak içerisindeyim.

Ne arayanım var burda ne de soranım
Döşeğe bağlanmışım gözlerim tavanda
Bir sigara olsa da içime çeksem doyasıya
Dışarı üflediğim dumanın halkalı gidişinde
Özlediklerimi görsem.

Anne sevgisiyle ilaçlarımı veriyor Tamara
Oğul sevgisiymiş ilgisinin adı
Biraz da Türklük duygusu
Öfkeleniyor yasalarına
Burda olmamalısın diyor yarım Türkçesiyle
Dinler gibiyim O'nu ama
Gurbet bana hiç bu kadar acı gelmemişti.

Vatan hasreti bir yandan
Aranılmamaya isyan öbür yandan
İçim içimi yiyor
Ben böyle yanlız kalacak adam değildim
Yanaklarımdan süzülen yaşları silen sadece Tamara
Annem yaşlarında ama bakımlı.

Gözlerindeki sevginin adını koyamadım 125 günde
Ayrılırken bu sefer ben sildim gözyaşlarını
Umut diye gittiğim gurbette
Tamara'nın umudu olmuşum meğer.

Aynı yaştaki oğlunu Nahcivan'da kaybetmişti
Haber alamamıştı yıllardır
Bende yaşadı oğlunu aylarca
Öyle baktı bana yatakta annem gibi.

Yadellerde gurbet bu kadar güzel yaşanır mı?
Ayrıl ayrılabilirsen
Kendi umutlarına kavuşmak için
Başka umutları yok edeceksin.

Olamaz, olmamalıydı
Nasıl ben, 'gel benim anam ol'diyemedim se O'na
'Kal, benim oğlum ol' diyemedi O'da
Taburcu olurken bir eli ile gözyaşlarını sildi
Diğer eli ile el salladı ağlaya ağlaya.

Gurbet, hiç bu kadar acı gelmemişti bana