Tarih, Yirmi Dokuz Mayıs, sabahı.
Fatih’ in, bizlere, güzel armağanı.
Kostantiniyyenin, İstanbul Zamanı.
Bizanslıyı, yendi islamiyetin, imanı.
Fatih istanbul’ la, sönmez güneş.
Bu şehre, dünyada, yok ki, hiç eş
Bizansla kazanıldı, büyük güreş
Gür istanbulum, daha da gürleş.
Sana sokulmasın, hain ve kalleş.
Sana hiç de layık, olmayanlar.
Güzelliğinde, içine dolmayanlar.
Senin için saçını, yolmayanlar.
Seni canı gibi aşkla, korumayanlar.
Değerini anlamamış, zavallılar.
Gelsinler anlatsın, ona sevdalılar.
Ülkeler kadar büyük, endamı var.
Yalnız seni seven, olacak bahtiyar.
Derler ki, taşın toprağın, bin altın.
Nerden gelir ki, senin bu muradın.
Her şey den çok mudur ki, sevabın.
Yeni aşıklarına, nedir ki cevabın.
Şimdi, günümüzdeki, istanbul.
Ne ararsan, her şeyi, arada bul.
Bakiresi, evlisi, sayısızca dul.
Yaşıyorlar, istanbulda, insana kul.
Sen yinede, güzellikleriyle, yoğrul.
Ah güzelim, benim çok istanbulum.
İyi ki sana düşmüş, sana şu yolum.
Beni bir daha, ben ettin, yoğruldum.
Koca şehir, aman çook yoruldum.
Seni çok seviyorum, İstanbul.
Yeditepende, yedi bin marifet.
Seninle, yaşamda tekrar doğruldum.
Anlatılamaz güzelliğin, eşsiz afet.
Hatta, afetlerden de, güzelsin.
Eşsiz, boğazlarınla, çok özelsin.
Asya dan, Avrupa ya, yüzersin.
Bir süzgeç misali, arıtıp süzersin.
Sen içinden, herşeyi kendince.
Dönse de, binbir tane bilmece.
Görseler de acıyı, bazen sence.
İçin için, ağlamadan, gül bence.
Misafir, perver, konuk, sever.
İstanbul’um, çok şeye değer.
Karanlık, sokaklarına, düşmezsen.
Korkup, ürküp, kaçmazsan eğer.
Anlatmakla bitmez, hiç özelliğin.
Yok olmakla, tükenmez, güzelliğin.
Tarihi, eserlerinle, büyük özverin.
Mutluluğu, sevene, candan söz verim.
Bindörtyüzyıllının, Fatih, hediyesi.
Hiç bu kadar, sevilmedi ki, birisi.
Karacası, havacısı, birde bahriyesi.
Öz, bekçileriyle korunur sevgisi.
Bir ondokuz nisanda, yazıldı.
Bu destan, İsmail Erol Ustan.
Adına şiir, yazmaya hazırlanıldı.
Ne kadar, kalmasa da, pek bostan.
Ayasofya, Tophanen, Dolmabahçen.
Beşiktaş, Balta limanı, Ak Akçen.
Sirkecin, Fatihin, Topkapın, Sevecen.
Üsküdar, Beylerbeyi, Kavacık, Ökçen.
Avrupayı andıran, öz ruhun.
Avrupayı yaşatan, huzurun.
Olgularına, savaşan gururun.
Her şeyde, korunsun onurun.
Pak, tertemiz, bir metron var.
Her gören, Avrupa’dayım, sanır.
Gelişmiş, insanların, çok bahtiyar.
Bazen de, senin için, içim kanar.
İstanbul adın, istenileni, bul demek.
Bol derin, herşeyin, severek yemek.
Ne güzel, seninle, tekrar güzelleşmek.
İstemem, sevmeyenle, hiç de yüzleşmek.
Yaşamın evi, sarayı, köşkü.
Adına yazıldı, sayısız türkü.
Hayatın aşkla, sanat mülkü.
Tadına vardın mı, sen ülkü.
Seni, anlatamadımsa, sakın üzülme.
Sakın sen, başka, ellere, süzülme.
Yakışmayanlara, sakın ha bürünme.
Türklerden, başkasında, GÖRÜNME.
Kayıt Tarihi : 29.4.2005 13:04:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Avrupayı yaşatan, huzurun.
Olgularına, savaşan gururun.
Her şeyde, korunsun onurun.
Pak, tertemiz, bir metron var.
Her gören, Avrupa’dayım, sanır.
Gelişmiş, insanların, çok bahtiyar.
Bazen de, senin için, içim kanar
Bu satırlar belki farkında olmadan Avrupaya bir hayranlığın göstergesi... İstanbul diyorsan avrupa demen yanlış sanki..Çünkü Avrupanın zıttıdır avrupa
TÜM YORUMLAR (2)