Tarih 22 Ağustos 2015,
Bugün güneşimin battığı gün...
Bugün her yerin karanlığa büründüğü,
Suskunluğun beni çepeçevre sardığı gün...
Bu dünyayı aydınlatan güneşe bakmayın siz,
Bakmayın geceyi ışıl ışıl aydınlatan yıldızlara!
Ve Ay’ın sonuna yaklaşmış dolunaya.
Hepsi yalancı, hepsi sahte!
Siz anlayamazsınız, benim gerçeğim battı bugün.
Benim aydınlığım gitti bugün...
Şimdi ne yaparım ben, gözlerim kendini dünyaya kapat-
mış hâldeyken?
Ne yaparım kulaklarım işitmezken şimdi?
Nedir çaresi bu çaresizlikten çıkmanın,
Çaresi nedir aydınlığı giden bütün dünyamın?
Yok mu bir yok gösteren,
Akıl veren, teselli eden?
Anlasanıza benim güneşim battı bugün!
Benim aydınlığım gitti bugün...
“Beni hatırladıkça güneşe bak...” derdi.
Ben güneşi her gördüğümde onu hatırladığımı bilmez-
miş gibi.
Gidişiyle benim de biteceğimi bilmezmiş gibi,
Bana bir daha sabah olmayacağını anlamazmış gibi...
“Hadi bana bugün şiir yaz,” demeyeceğinin başlangıç
günü bugün.
Benim de parlayan gözlerim ve coşan kalbimle,
Artık ona şiir yazacağımın bitiş günü bugün!
Duyar mısın bilmiyorum ama,
Ben şiir yazmaya devam edeceğim,
Devam edeceğim bendeki seni anlatmaya...
Biliyor musun sevgili,
İlk defa saat dokuz olmadan uyudum.
Kapatmak istedim gözlerimi.
Uyumak, beynimin her zerresini esir almış seni, bir an
olsun unutmak istedim.
Boğazıma aldığım her lokma, hıçkırık eşliğinde midemi
doldururken,
Kızgın sıcaklarından şehrin bütün buhranını içine toplamış...
Ve patlayıp bütün kinini şehre kusmak isteyen bulut misali,
Patlamaya mazeret arayan gözlerimi dizginlemeye çalı-
şıyordum.
Bunlar yetmezmiş gibi,
Herkesten bu hâlimi gizlemek için çırpınıp duruyordum
bir taraftan da!
Şimdi ne yaparsın ne edersin,
Düşüncesinin çetrefilliği,
Beynimin her sokağını karmakarışık bir labirent hâline
getirirken?
Şimdi ne yaparım ne ederimin hâlini düşünmeye fırsat
bile bulamıyorum.
Gün ışığını söndürüp gece salınca karanlığını bütün yer-
yüzüne,
O zaman anlarım, işte o zaman ağlarım hâlime düşünce-
si aklıma gelmeden.
Sen gel yine, bütün aydınlığınla diye dua ediyorum.
Açıyorum ellerimi semaya,
Gözyaşlarımın ve için için yanan kalbimin eşliğinde...
Biliyorum sevgilim, gidişin yangın benim için,
Kalışının da yangın olduğu gibi...
Tek yapmam gereken, hangi yangını tercihti kendim için,
Bir yangını seçtim, diğer yangınım seni de sarmasın diye.
Bir yol çizdim, sonu uçurum bildiğim hâlde.
Sen de o uçurumdan düşme diye
Sen de çıkışı olmayan yolda kaybolma diye...
Bütün yangınları kendime ayırdım bu yüzden.
Bugün günlerden kayboluş benim için,
Bugün günlerden ölüm benim için,
Bugün sonsuza dek güneş battı benim için...
Kayıt Tarihi : 10.9.2020 17:33:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!