Güneşi Gördüm Şiiri - Mehmet Cıngır

Mehmet Cıngır
1303

ŞİİR


11

TAKİPÇİ

Güneşi Gördüm

Bir sabah zaptiyeler bastı ansızın evi
Yakalayıp derdest etmekti beni,görevi.
Sorarken bana zaptiyeler onlarca soru,
Göğü gördüm ince bir delikten,sanki boru.

Bir hal olduk günlerdir zindanda yata yata,
Sorgulanmak için çıkarıldık bir üst kata.
Güneşi gördüm oldukça dar bir aralıktan,
Kurtuldu bir an ruhum zifiri karanlıktan.

Kimi öyle söz atar ki,sanki zehirli ok,
Kimi helal süt emmiş,kiminde de vicdan yok.
Kiminin yüzünden siyim siyim ter akıyor,
Kiminin yüzünden damla damla şer akıyor.

Kiminin yüzünde pırıl pırıl parlar bir nûr,
Kiminin kalbini pas tutmuş, oldukça mağrur.
İndikçe derinleşen bir kuyu sanki bodrum,
Pek daraldı orda ölümü koklayan ruhum!

Ne şafak söker,ne de akşam olur zindanda,
Hüzün tohumu ağlamaklı yüzler, insanda.
Zindan pek karanlık,elimde bir su şişesi,
Okunuyor yüzlerde gelecek endişesi.

Sabahı,akşamı belli olmayan bu yerde,
Ne kuş,ne de ezan sesi duyulur seherde.
Eritir karanlıkları insanın uykusu,
Katran gibi damlar yüreğime içtiğim su.

Yıl iki bin on yedi... Eylül,mevsim sonbahar;
Bir yanda ben bir yanda Gülüm,arada duvar.
Zifir karanlık...Gün yok,güneş yok;sanki kabir,
Peş peşe soruyorlar,her biri münker nekir.

Ne telefon var orda ne gazete ne dergi,
Aramızda konuşma...O da insana vergi.
Saf ve temiz çocuğuyuz biz Anadolu'nun,
Görüyor Yaratan sıkıntısını kulunun.

Burada karanlıklar uzadıkça uzuyor,
Hasretlik yüreğimden damla damla sızıyor.
Bir gün elbet doğar güneş,dağılır bulutlar,
Gelir vatana elbet bir gün sıcacık bahar.

Koğuş arkadaşlarım Hakan, Mutlu,Ramazan,
Dinlerdik futbol öykülerini Mustafa'dan.
Volta atıyoruz ki, biz kepçe,zindan kazan,
Kim bilir,suçumuz ne,tahliyemiz ne zaman?

Mehmet Cıngır
Kayıt Tarihi : 7.12.2017 09:01:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Mehmet Cıngır