Günaydın kargalar günaydın kuzgunlar
Ne yapıyorsunuz (!) sabah sabah öyle?
Günaydın şafak, günaydın ufuk çizgisi
Günaydın çiy düşmüş çimenler, çiçekler...
Gecenin yükünü üzerinden atamayan
Ağaçlar, dallar, yapraklar ve tırtıllar...
Sabahın erken saatinde sokaklara
Asfaltlara düşmüş kumrular, saksağanlar
Hepinize teker teker günaydın
Meralara otlanmaya giden sığırlar
Sürüler, çoban köpekleri, çobanlar…
Hey sarışın güzel sana da günaydın
Şemşinur misali ne salınır durursun öyle
Güzel yüzünü göstereceksen göster artık!..
Dünyanın yükünü omzunda taşıyan
Yamalı yürekli baba sana da…
Yuvasında yavrusunun ağzına kusan
Çıtkırıldım bestekâr serçeler size de…
Ey gökyüzü, maviliğini ikiye bölen
Musa’nın uçakları size de günaydın
Çarmıhta göğe yükselmeden önce
Son yemekteki İsa’nın Havarileri size de…
Muhammed’in çelikten örümcek ağı
Ve hemen önüne yuva yapan
Çelik yürekli güvercinler günaydın
Havrasına, kilisesine, camisine,
Cemine, vimonaya, jinjaya, viharaya...
Giden ya da gitmeyen o, bu, şu…
Ya da good morning, sabahal hayr
Guten morgen, zao shang hao
Subah bakhair, bonjour diyen herkese...
Velhasıl kelam yani sözün kısası
Sol tarafında yufka bir yürek taşıyan
Tüm güzel insanlara günaydın, günaydın!..
Kayıt Tarihi : 21.1.2022 14:23:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!