Selam durma vakti sarp dağların zirvesinden
Doğan günün ilk ışınlarında vakti seherde
Tırmanırken sarp kayaların yamaçlarına
Elimde ki asa dayanak olsun bedenime…
Aklımda tonlarca hayal sığdırdığım düşlerim
Sırtımda heybem olsun gizemler barındıran
Cebimden çıkartıp özgür bırakabileceğim…
Birde vicdanım olmalı yasaklı bir dilde haykırdığım
Dilimde iyi niyetli arsız deyimler dolanmalı
Bağdaş kurup oturmalıyım gözlerimde umut…
Ve demir bardakta güzel bir de çayım olmalı
Bir dostun sırtımda hissedilen sıcaklığındaki gibi
sonra bir ak güvercin olmalı terlemiş avuçlarımda
Gün doğumuyla özgürlüğe salmak için beklettiğim…
Sürüye karışmış dere kenarından bir çoban geçmeli
Alıp götürmeli beni kavalından enginlere karışmalıyım
Kulak dibime kadar gelen koyun kuzu bağırışları olmalı
Bir çocuğun sokakta oynamaktan kendini alamayışı gibi
Bir kaç dakika kalabilmek için annelerine yalvarışları sanki…
Asırların sırdaşı bu topraklar içini dökmeli dertleşmeli
Kim bilir kaç halka yurt, kaç savaşa meydan olmuştur
Engebesinde ki yaralar hangi ihanetlerin sonucudur…
Gün ışınları tan seherini yarar gibi birazdan gülümser
Her taraf tan kızılı son yıldızda kayboldu sis dağılmakta.
Kalkıp selam durma vakti gün ışığına.......
07/03/2012
Ersan DemirKayıt Tarihi : 7.3.2012 19:07:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Yasaklı Ülkeler yasaklı dillerTaririhin hiç bir döneminde yasaklar ilel ebet sürmemişti. Yasaklayanların atları hefretle yazılmıstır tarihe.
Dost yüreğine sağlı başarılar diliyorum yolun açık olsun.
Sevgiler.
...........Gün Doğumları
Selam durma vakti sarp dağların zirvesinden
Doğan günün ilk ışınlarında vakti seherde
Tırmanırken sarp kayaların yamaçlarına
Elimde ki asa dayanak olsun bedenime…
Aklımda tonlarca hayal sığdırdığım düşlerim
Sırtımda heybem olsun gizemler barındıran
Cebimden çıkartıp özgür bırakabileceğim…
Birde vicdanım olmalı yasaklı bir dilde haykırdığım
Dilimde iyi niyetli arsız deyimler dolanmalı
Bağdaş kurup oturmalıyım gözlerimde umut…
Ve demir bardakta güzel bir de çayım olmalı
Bir dostun sırtımda hissedilen sıcaklığındaki gibi
sonra bir ak güvercin olmalı terlemiş avuçlarımda
Gün doğumuyla özgürlüğe salmak için beklettiğim…
Sürüye karışmış dere kenarından bir çoban geçmeli
Alıp götürmeli beni kavalından enginlere karışmalıyım
Kulak dibime kadar gelen koyun kuzu bağırışları olmalı
Bir çocuğun sokakta oynamaktan kendini alamayışı gibi
Bir kaç dakika kalabilmek için annelerine yalvarışları sanki…
Asırların sırdaşı bu topraklar içini dökmeli dertleşmeli
Kim bilir kaç halka yurt, kaç savaşa meydan olmuştur
Engebesinde ki yaralar hangi ihanetlerin sonucudur…
Gün ışınları tan seherini yarar gibi birazdan gülümser
Her taraf tan kızılı son yıldızda kayboldu sis dağılmakta.
Kalkıp selam durma vakti gün ışığına.......
07/03/2012
Ersan Demir
TÜM YORUMLAR (12)