Es rüzgar!
Bende bir yaprak olayım.
Tüm hiddetinle es, ben savrulayım.
İstediğin uzaklara sürükle, kaybolayım!
Es rüzgar!
Sus Sessizlik Sus!
Ezberledim bu çok sesli uğultu senfonini!
Bir sıyrılsan sımsıkı yapıştığın kulaklarımdan!
Duyabileceğim onun sesini...
Dağ düştü yol üstüne... Yol bitti!
Şimdi sonbaharım,
Dallardan tek tek düşen benim.
Sürüklenen o kuru yapraklarım, yol kenarlarında
Şimdi deli deli esen rüzgarım.
Şimdi sonbaharım,
Karaya çalar,
yanıkları yüreğimin..
Masmavi sularda med cezir iken,
Yelkenlisi karaya vurdu
umudumun..
Karanlığın gözeneklerinde savruk dolaşan
Yorgun bir Temmuz akşamı daha indi şehre,
Gece boyu gökyüzünde asılı
Yorgun ve susuz kalan ay,
Yine bırakıverdi kendini gümüş sulara...
Sevda,
Yağmurlar seni yağar
Seni yazar hiç okuyamayacağın bu dizeler.
Bir daha ayak basamayacağın
bu kahrolası yollarda şimdi
Sevdan..
Ağlıyor..
Bir bahar esintisi getirdi seni bana
Yaz güneşiyle ısıttı, yaktı..
Şimdiyse üşüyorum gölgesinde
Güneşini ardına sakladığın bulutların.
Düşlerim düşünce düşünceme
Düşüncem düşlerime düşer
Dizleri yaralanır...
Gökten üç elma düşer,
Bana kalmaz...
Bana sormayın, tabloma bakıp da
Neden göğü siyaha boyadığımı.
Veya neden hep çiçekler boynu bükük,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!