Allah Tevhid nuru ile büyük yunus balığını
Bir denizaltı gemisi yaptı kamara karnını,
Zelzeleli dağlar gibi dalgaların dehşetinde,
Denizi, Tevhid nuruyla emin bir yer suretinde,
Bir faaliyet meydanı, gezinti yeri olarak
O nur ile semalardan bulutları boşaltarak,
Mehtabı bir lamba gibi başı üstüne kondurdu.
Mahlûkat her yönden ona tehdit, baskı yapıyordu,
Oysa şimdi ona dostluk gösterdiler her cihette.
Tâ kurtuluş sahiline çıktı, oldu selamette.
Ve bir yaktin ağacının altında bir müddet durdu.
Orada düşünür iken hem lütfuna şahit oldu,
Tüm âlemleri terbiye ve tedbir eden Allah’ın,
Böyle açıldı kapısı Rububiyet Dergahı’nın.
Birinci vaziyetinden Yunus Aleyhisselamın
Yüz derece daha müthiş içindeyiz bir zalamın.
Şu gecemiz
…………… istikbaldir, yani karanlık atimiz.
Gafletle baktığımızdan karanlık geleceğimiz.
Ve gecemiz onunkinden öyle geniş ve derindir,
Hem de yüz derece daha kara ve dehşetlidir.
Denizimizse,
………….. şu şaşkın dünya küremizdir, döner,
Manen bizi de döndürür, gaflet çukuruna iter.
Şu denizde her dalgada binler cenaze bulunur,
Onun denizinden binler defa daha korkuludur.
Bizim balığımız ise;
………………… bizim nefis hevamızdır;
Sonsuz hayatımızı sıkıp mahvına çalışır.
Bu balık, onun balıktan bin defa daha sem eder.
Çünkü o yüz senelik bir hayatı mahveder gider.
Bizim balığımız ise; sonsuz yaşama kast eder,
Saadetli o hayatın mahvına çaba sarf eder.
Mademki bizim hakiki durumumuz budur; biz de,
Hazreti Yunus’a uyup ve bütün sebeplerden de
Yüzlerimizi çevirip, doğrudan doğruya, direk,
Sebepler Sebebi Olan Rabbimize yönelerek
Daim: “Lâ ilahe illâ ente suphaneke inni
Küntü min ez-zalimin”le doldururuz nefs içini.
Yok Senden başka ilah.
Tenzih ederim Seni
Her türlü noksanlıktan.
Gerçekten kendine ben
Oldum zulmedenlerden.
Demeliyiz ve şunu da iyice bilmeliyiz ki,
Ve ardından aynelyakin tam idrak etmeliyiz ki,
Gaflet ve dalâletimiz yüzünden aleyhimizde
…..... Birleşen
…………… gelecek,
……..................... dünya,
………………………… nefsin heveslerinin de
Zararını defedecek
Yalnız O Zat olabilir,
Yalnız O yardım ederek
O bizi kurtarabilir.
…………………………. Gelecek emri altında,
……….................... Dünyamız hükmü altında,
……………. Nefsimiz idaresinde.
…….. Ruhumuz nurdan elinde.
O halde istemeliyiz yardım Cemil-i Fettahtan.
Acaba, gökleri ve de yeri halk eden Allah’tan
Başka hangi sebep var ki, en ince ve de en gizli
Kalbimizden geçenleri bilecek? Ve istikbali
Bizim için, ahiretin icadıyla nurlayacak,
Dünyanın yüz bin boğucu emvacından kurtaracak
— hâşâ – varlık ve vücudu gerekli ve mutlak olan
O Zat’tan başka hiçbir şey ve hiçbir cihette O’ndan
İzin almadan, O arzu etmeden yardım yapamaz
Ve kurtarıcı olarak hiç kimseyi kurtaramaz.
Mademki durumun gerçek yönü böyledir, o halde.
Nasıl Hazreti Yunus’a o dua neticesinde,
Balığı
……. ona bir merkup ve bir denizaltı oldu;
Denizi
…….. cennetten sahra, bir güzel kır yeri oldu
Gecesi
……...latif bir suret aldı mehtabın nuruyla.
Şimdi, o münacaatın şahit olunan sırrıyla;
Deriz; “La ilahe illa ente suphaneke inni
Küntü Min ez-zalimin”le yaparız tenzih virdini
Yok Senden başka ilah.
Tenzih ederim Seni
Her türlü noksanlıktan.
Gerçekten kendine ben
Oldum zulmedenlerden.
-
Devamı bir sonraki sırada.
Ali OskanKayıt Tarihi : 6.9.2009 03:07:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!