İçimden nehirler geçer
Derinliğini kestiremediğim
Nereye aktığını bilemediğim
Rengine mavi diyemediğim
Benim nehirlerim serseri
Benim nehirlerim asidir
İçimde nedenin bilemediğim
Adına hüzün diyemediğim
Deli bir duygu var
Hani yalın bir dağ başında
Bir ot olursun istemeden
Yaşamaya korktuğum
Mevsimlerden birisin.
İdam sehpasında
Bir adam ağlatıyor,
Kan yağmış aynasından
Küfürler ediyorsun.
Bir ağaç gibi kök sal toprağa
Dallarına güneş dokunsun
Sofra ol da börtü böcek,kuşlara
Hak,hukuk bilen diller konuşsun
Sana dokunmayan yılan bin yıl yaşarsa
Bir dağ başına sevdalandım
Geldin geleli
Gözlerin gibi özgür
Yüreğin gibi sıcak
İlk nefesim gibi çekip içime seni
Var dedim cesaretim…Hadi..!
Koynuna geceleri
Hapsetmiş düşler gördüm
Geceler düşe hasret
Düşler geceye deli
Sarı yapraklar yağsın
Benim memleketim portakal çiçeği kokar
Bahar da bahar bahar
Ilık rüzgara karışır kokusu
İçime dolar
Senin memleketin deniz kokar
Ne zaman seni düşünsem
Ellerim kirleniyor.
Ve at koşturuyor yanıbaşımda
Arsızlar,hırsızlar.
İsyankar sözler dökülüyor
Işıkları sönmedi İstanbul’un
Bitmedi çilenin sızlanışları
Bütün kapı önleri unutuldu
Meleklerin kanatlarını çalıyordu gece
Ay dolunaydı ne diye tutuldu
Merhaba yalan yanım
Baran'ım
Gülümseyen kederim
Efkarım
Sigaramda dumanım
Merhaba
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!