Yaralı kuş yarasını benden biliyor
Yağan kar soğunu benden alıyor
Düşen çığ acısını benden soruyor
Ben masum, ben yılgın, ezelden suçlu
Akşam oluyor, geliyor gece
Senden ayrı geçen günler
Tariflere sığmaz keder
Sırtıma saplı bir hançer
Yalvarırım ben Allah'ım
Gözlerine bakınca baharlar saçılır rengarenk
Cıvıl cıvıl kuşlar uçar vadilerimde
Kelebekler çırpınır titrek titrek
Ne güzel bakarsın ne sıcak ne hoş
Gülümseyerek
Tarifsiz duygular içindeyim
Ne hayatın dışında
Ne de tam içindeyim
Tarifsiz duygular içindeyim
Bir duygu fırtınası
Kızım dedi babam
Kaldırdı güçlü kolları baltayı
Vurdu kütüğe
Kızım dedi hayat güç ister
Tükürdü eline tuttu yine
Bileğin kadar güçlü olmalı yüreğin dedi indirdi
Sokak çocuğu bir düş görüyordu
Annesi sesleniyordu içerden
Oğlum tatlı oğlum acıkmadın mı?
Ellerini sabunla iyice mıncıkladın mı?
Baktı uzun zun kirli ellerine
Ovaladı ovaladı kirleri
Bu baharda sensizim
Yersiz yurtsuz vatansız
Bir bahar daha geçti
bilmem kaç mevsim
Kime açtın kollarını
Babacığım gitme ne olur
Giyme ayakkabılarını ağır ağır
Giyme koy eski yerine
Belki birazdan bulutlar dağılır
Babacım gitme ne olursun dur
Ağzınınız da leş eti
Mide yok ki bulansın
Yüzüme dost görünen
Arkadan laf sayansın
Kadıdan da bilginsin
İstanbul’u anlatmak sözlere yetmez
Boğazda dalgalarla oynaşmak lazım.
Esen ılık rüzgarı içine çekip
Martılara simit atıp kaynaşmak lazım.
Üsküdar’dan karşı kıyıya bakıp
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!