Sen gelmek bilmeyen baharımın kışısın
Biliyorum bana iyi gelmeyecek yürek sızın
Oysa ne çok bekledim yeşili güneşi Bir bilsen
bilsen de gönlüme düşmesen
Varlığınla huzurumu kaçırdın dağıldım
Yokluğunda büsbütün parçalandım
toparlayamadım
Gelişini bir de öyle kokladım Anla işte
seni nasıl sakladım
Madem rahat yok sensizliğin yollarında
İnce ince hasta et hayal olan sevdanda
Ne çıkar öylede yoksun Olmayacaksın da
Sen hep ardımda bıraktıklarımda
Erteleyeceğim yarınlarımda
Şehrin kirli duvarlarından akarken
Usul usul inen akşam saatlerin de
Sokağın koynunda yatan bir ben
Kimi zaman insan
Maskelenmiş suretlerin gölgeleri düştükçe üzerine
Daha da ıssızlaşır
Ve uğultusu çalınır kulağına
Oradan oraya atılan ritimsiz adımların
Yorgun kaldırımlarda
Nasıl sıkışırsa göğüs kafesinde çırpınan kalp kuşu
Riya da öyle sızar mazgallardan
Yeryüzünün kalbine doğru
kaybolan yıldızlardan hayır gelmez
Karanlık sere serpe uzanır
Titrek sokak lambasının altında
Sanki daha bir parlar insanın içindeki boşluk
Böyle kurşuni zamanlarda
Kasvetli bir yanılsamadır
Küçük bir su birikintisinde gördüğün yansıma
Dingin ama soğuk Yaşam ölüm kokar
Ve hatırlatır bunu
Ensene çarpan boğuk rüzgar gibi
Susup içime döktüğüm cümlelere
Boğazımdan geçiş yok
Parmak uçlarımla konuşuyorum
Duyuyor musun
İncindiği yerden çatlar sesi
Gücenmiş solgun bir kalbin
Duyamasan da
Hafızanın buğulu camında
Sanırdım silinmez hiçbir parmak izi
Öğrendim ki insan zamanla unuturur
Bir göz kırpımında unutulur
Dolaşırken hafızanın kör boşluklarında
Sessizce parmak ucunda
Bir el yine kendi eline sarılır
İnsanın acısını bir kâğıt
Bir de kalem alır yazdırır seni bana
İnsanın bitti dediği yerde başlar hayat
tükendim dediği anda yeşerir filizler
Bir tırtılın hayata elveda dediği an canlanır
birdenbire rengarenk kelebek kanatlarıyla
Merhaba der yeniden yaşama
Yüreğimdekileri korkmadan söylemeliyim
koşmalı dur durak bilmeden hayatta
Gidebilmeli bazen en uzaklara
en uzak denilen çöllere
bazen bazende okyanusun en derin dalgalarına Yüreğinin heybetiyle öğrenmeli
yaşamalı hayatı
Dur durak bilmeyen bir kuş gibi uçmalı
hep bambaşka güzelliklere
Güzellik mi sadece
Hayır bazen de acıya zorluğa en çıkılmaz anlara
Ve sonra yeniden yüreğinin pusulasıyla çıkar aydınlığa
Hayatta tadı veren de bu değil mi zaten
Zorluğu görmeden ferahlığın verdiği mutluluğu tadamazsın
sen gül istedinde ben dikeninden mi korktum
Kayıt Tarihi : 8.3.2025 16:03:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!