Neye başladığını bilmediğin ölüm, kelebeğin
kanatları kadar hür, yaman bir çelişki üzerinden,
geçiş bulutlarına yürür, zemin kuran öpüşlerden
gür, dokun ve kur fikrini, canlılık seninle olur, çözüm
mekanları sende kurulur, sonsuz aşan gül de bir oluş, kendin de gömülü olan kendinden öte, yokluk zemininin sessiz çığlıkları, derin kazılarda duyulur, zaman ilk kez bulunur, görünmezin dipsiz evrenin de. Giderek daha uzak ve en yakın, el el üstünde el koyar, bütün geçmiş ve geleceğe. Gül.
Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Devamını Oku
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta