ANILAR…ANILAR… (YENİ)
GÜCÜK PATIRON (KÜÇÜK PATRON)
Anılar tekrarı mümkün olmayan o güzel dünlerin, bize bıraktığı en değerli mirastır.
On yaşındaydım, 1958 yılıydı ve zeytin toplama zamanıydı. O zamanlar Mudanya’nın her tarafı zeytin ağaçlarıyla kaplıydı. Maviyle yeşilin uyum içinde kaynaştığı, antik çağlardan kalma, şirin bir sahil kasabasıydı Mudanya. Zeytin işçileri her sene zamanını bilir, zeytin toplamak için Uludağ'ın uzak bir köyünden çıkıp gelirlerdi. Adamlar sırtlarında yataklarıyla, kadınlar kucaklarına aldıkları çuvallarıyla habersiz geliverirlerdi. Babaannemin çok eski işçileriydi ve müştemilat olarak kullanılan, evimizin karşısındaki eski evinde kalıyorlardı. Bizim işimiz bitince başkalarına da giderlerdi. O zamanlar onlara herkes “Dağlı” diyorlardı.
Annem beni bir sabah işçilerin başında durmam için erkenden uyandırdı. O gün pazardı ve okul yoktu. Babam kendi işinde çalışıyor, annem küçük kardeşlerim olduğu için gidemiyordu. Ablam da annem ev işlerini yaparken kardeşlerimi oyalıyordu. İşçilerin başında durmam için beni uygun gördüler. Annem hava çok soğuk olduğu için beni lahana gibi kat kat giydirdi. Kulaklarım üşümesin başıma örtü bağladı. Ayaklarıma siyah lastik çizmelerimi giydirdi. Ben gitmek istemediğim için ağlıyordum. Annem:
"Kızım ağlama, sen işçilerin başında dur, bir kenara otur, bakalım güzel çalışacaklar mı?. Başka bir şey yapmayacaksın yavrum" diyerek beni ikna etti ve kapıya çıkardı.
senin kırılgan
ürkekliğin yok mu ceylan
ruhumu kanatlandıran
an be an kaçmaya hazır haline
ne aşklar susadı



Şimdi de
"Sözde madene" kurban ediliyor
O bereket timsali zeytin, zeytinlikler!
Yetiştirmesi onlarca yıl sürer
Zenginliği atadan gelecek nesillere,
Yıkımı birkaç gün!
Artık "değer" lafı da anlamını yitirdi,
Kime,nasıl fayda sağlayacak odur önemli olan!
İlginçti, günceldi
Tebrikler İnci Hanım...
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta