gücük
Freni patlayan yerkürenin
Azgın nal sesleri
Ve kükreyişleriyle beraber
Ham uykularından uyandırıldıklarında
Ne gidebilecek tek adımları
Ne sığınabilecekleri
Sağlam bir sine kalmıştı
O sabah işte
Gücüğün altısında
Uçurtmaların yalnızlığıyla
Baş başa kaldık
Gökyüzü utangaç bir
Sessizliğe bürünmüş
Yerden yükselen tozları
Gönülsüz emerken henüz
Belli ki daha doymamış
Yeni bir kükreme sonrası
Görünmez elleriyle
Masum boğazları
Sıkmayı sürdürüyordu
Ardından
Doğanın acımasız intikamının
Ölüm ağırlama mevsimi başladı
Gözyaşları ile
Zaten her gün yıkanan
Yaşlı Anadolu’nun
Yitik ve terkedilmiş bebeleri
Çiğ gibi kırılan uykularında
Gövdelerinin sürgünlerini
Birer birer kesmeye durdular
Ve aynı günün akşamı
Yıldız üretmeye alışkın
Gül toplayan yaralı yüreklerimiz
Ağzı çiğdem kokan
Analarla çocuklarına
Mahcup büyüyen şafaklarda
Kuruyan göz pınarlarını öpe öpe
Naçar bir hüznün gölgesinde
El salladılar..12.2.23
Kayıt Tarihi : 13.2.2023 11:10:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Yusuf Işık 3](https://www.antoloji.com/i/siir/2023/02/13/gucuk-2.jpg)
O eller,
Karşılıklı sallanmadı çünkü,
"Gücük" müsaade etmedi,
Bırakmadı...
Tebrikler Yusuf Bey.
TÜM YORUMLAR (1)