Gruplarınızı Görmek İçin Üye Girişi Yapın
S- 6- 163,
BOŞ VAKİTLERİMDE,
Arılar çiçek çiçek bal toplarlarken seherle,
Her derde derman olsunlar diye.
Ben de gönüllerden sevgi toplarım kucak kucak.
Küskünlük, dargınlık, düşmanlık son bulsun diye.
Büyütürüm yüreğimin içinde topladığım bütün sevgileri,
Ağrı dağından daha kocaman oluncaya kadar,
Ahlarımla! Oflarımla! Üfler gönderirim gökyüzüne,
Küme küme yağmur bulutları oluştursunlar,
Yağmursuz geçen bahar mevsimlerde kuruyan, çatlayan,
Topraklara ekilsin diye,
Süslesinler bütün bozkırları,
Laleler, sümbüller, nergisler, çiğdemler ve de papatyalar.
Otlatsınlar koyunları, kuzuları meleşirlerken Binboğa çobanları.
Yanık yanık kaval sesleri karışı versinler, köpek havlamalarına.
Yörükler çıksınlar yaylalarına.
Yörük güzelleri Kezbanlar, Aladoralar,
Kırsınlar esaret zincirlerini birem birem,
Katarlanan develerin tutuversinler yularlarından.
Yaşlılarla, çocuklar develerin sırtlarında.
Çoban yastıklarının üzerlerine kursunlar çadırlarını,
Sütler sağılsın, yoğurtlar çalınsın damızlıklarla,
Yanlıklar yayılsınlar, topaç topaç yağlar oluşsunlar,
Boş vakitlerimizde gel birlikte misafirliğe gidelim.
Yörükler misafirperver insanlar.
Etli pilavla yanında buz gibi ayran ikram ederler.
Ozanlar alırlar sazlarını ellerine, söylerler yanık yanık türkülerini.
Yörük kızı Kezbana,
Âşık oldum emmiler.
Melekler geliversin,
Güzel kimmiş görsünler.
Onlara eşlik eder ben de şiir okurum.
Kırlarda bağrımı deldi,
Yanık yanık kaval sesi,
O anda aklıma geldi,
Dedim bu bir çoban sesi.
Koca yemiş çam ağacı,
Kokar otlar burcu burcu,
Mavi, kırmızı, turuncu,
Ne güzel doğanın süsü.
Bakın boş vaktimiz ne güzel geçti,
Akşam oldu ayak yollara düştü.
Döndük yuvamıza huzurlu, mutlu,
Ham olan yürekler, sevgiyle pişti.
11- KASIM- 2015,
FAHRİ BULUT RIZAZADE.
HAKLI ÇIKTILAR,
Olsun be, bir yaradan vardır
Sanma ki, zalimin ettiği kardır
Mazlumun ahı indirir şahı
Her şeyin bir vakti vardır. YUNUS EMRE
Yunus’un bu dörtlüğü, zalime ders olmadı,
Onca mazlumun ahı, tam kalbinden vurmadı.
Namus, şeref sözünde, bir kerecik durmadı,
Her şeyin vakti varsa, sabır çeker bekleriz.
İki şey mühimdir,
Birincisi: Okyanus gibi bol haysiyet,
İkincisi: Elif gibi dimdik şahsiyet. MEVLANA
Mevlana’nın sözünden, hiç dersler alınmadı,
Bu güzel söze uyan, şahsiyet bulunmadı.
Adalet mülke temel, yok oldu kılınmadı,
Atatürk’ün bu sözü duvarda yazı kaldı,
Kimi kime şikâyet, davaya bakan kadı,
Askeri pasif duruma getirip, tasfiye ettikten sonra,
toplumu koyun gibi güder, gerektiğinde kesersiniz.
GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK,
Gazi Mustafa Kemal, kara günleri gördü,
Gençliğe hibede, ulusa mesaj verdi,
Ders dolu yazıları, gerici yobaz sildi,
Cismi bilge bir insan, ruhu da erişmişti.
Bir gün bu ülkenin başucuna bir not, yanağına da bir öpücük kondurup gideceğim.
Çok tatlı uyuyordun uyandırmaya kıyamadım diyeceğim…!
AZİZ NESİN,
Aziz Nesin hep haklı, bak yine haklı çıktı,
Yobazlar da Sivas ta otuz beş aydın yaktı,
Kendisi zor kurtuldu, yananlara ağladı,
Yüzde altmış aptalla, yaşamaktan yoruldu.
Bir atasözü daha ne kadar haklı çıktı.
Deveye diken yarar, insanı döven yarar.
Atasözlerimizi yazmaktan Fahri bıktı.
Kabirler de huzursuz, uyumuyor atalar.
Rızazade, binlerce atasözü ders dolu,
Hangi birin yazayım, ders almaz insanoğlu.
Tanrı yerine koydu, arsız, hırsız bir kulu,
Allah’la aldatılıp, din ile uyutulan.
08- KASIM- 2015,
FAHRİ BULUT RIZAZADE,