Gruplarınızı Görmek İçin Üye Girişi Yapın
S- 4- 117,
Dostlar o yıllarda mahlasımı Rızaoğlu kullanıyordum.
BERİVAN.
Sende mi?
Töreye kurban edildin, Berivan?
Sevda yüklü, serçe yüreğin çarparak,
Akranların, Ezolar, Zeynolar gibi.
Kan kızılı ağlıyorlar, sizlere,
Barış timsali, ak güvercinler.
Kesilesi sizleri kınayan diller,
Kırılası, sizleri vuran eller.
Kuruyası sizlere acımayan vicdanlar,
Dilerim yıkılır bir gün temellerinden,
Krallıklar gibi, acımasız töreler.
Oyyy! ! ! ...Karlı yaylanın,kınalı kekliği,
Sevda delisi,aşka sürgün,
Oyyy! ! ! ...ağzı süt kokan,ana kuzusu,
Sana ağlamayan, gözler kör ola,
Acımayan vicdanlar da taş ola.
Senden çalmış, ceylanlar gözlerini,
Senden almış, selviler boylarını.
Senden almış, çiçekler güller, kokularını.
Senden almış, bülbüller şakraklığını,
Yastık olmuş, mor beliklerin başına,
Örtü olmuş ok kirpiklerin yüzüne,
Berivanı da töreye kurban ettiler,
Yazdırırım mezar taşına.
Bugün yine yasta, bulutlar kapkara,
Zehra yıldızı gizlendi kara bulutların arkalarına.
Bu gece de doğmayacak Ay dede,
Güneş ışıklarını salmayacaklar dünyaya,
Sana ağlıyor, yaz yağmurları siyim- siyim.
Mateminle inliyor toprak ana.
Mutlaka bitmeli, töre cinayetleri,
Gecenin, kör karanlığı bitercesine,
Bir daha töreye kurban edilmemeli,
Ne Berivanlar, ne Ezolar, ne de Zeynolar...
Ömür boyu özgür, mutlu yaşamalılar,
Sevgililer çocuklarıyla yuvalarında.
26- TEMMUZ–2006.
FAHRİ BULUT RIZAOĞLU.
