Gruplarınızı Görmek İçin Üye Girişi Yapın
Kor ve Güz (Utanıyorum)
**** Eflatun Sancısı Adlı Kitaptan***
Temin etmek için bilgi veriniz.
Güz savurur Ankara sokaklarına
_________________________kavak yapraklarını
Saplanır mevsimler karanlığa
Susar sokaklar
____________rüzgar uğuldar sessizce
______________________________aşkın(m) / aşık kulakların(m) da
Bu sensiz kaçıncı hasat böyle?
Dökülen yapraklar ağlar -sensiz bana-
____________________________-sensiz kimliğime-
***********
Belli!
Ankara’da yaprakların son hasatı bu güz.
kara trenler daha solgun
Bilmediğim aşkların küskün acıyan yüklerini taşır
_______________________________________başka şehirlere
Bu şehrin yalnızlarını kovalar
_______________________kızgın demir raylar
Görmediğim şehirlere gider aşk
________________________Ankara’dan
*************
Göz yaşlarımla ıslanır güz yaprakları
Bir kor, alevlenmek ister yüreğimde
Lanet çöker üstüme
_______________yağmur yağmak istemez sensiz şehre
Güz yaprakları
___________benden saklar
_____________________bastığımız kaldırım taşlarını
Savrulur seni anlatan teraneler bir yerlerde
_________________________kulaklarımdaki rüzgar uğultusuna inat…
Oysa, ölüm ayırsın isterdim bizi
Yoksa yüreğin dar mı geldi sevdama?
_________________________bilmem / bilemem
Ağır yüklere mahkum vagonlarda
__________________________uzak şehirlere kaçar sevdam/sevdan
Sen giderken
_________bilmediğim bir uzak iklime
___________________forsa kırbacı düşer özüme
*************
____________bilemem nedendir
Beraat kararı çıkmaz sevda divanından
Sönmek bilmez içimdeki kor
Yüreğim güze
___________güz kor’a
__________________mahkum sevdiğim
*************
Sevdiğim
_______biliyor musun?
Yapraklar son hasatını yapıyor Ankara semalarında
Kaldıramıyorum başımı
Utanıyorum
_________Sensiz geçen her gün için
_________________güzde yaprakları düşen Ankara kavaklarından
Utanıyorum
_________kavak yapraklarına kucak açan
__________________________sensiz bastığım
__________________________________kaldırım taşlarından
Utanıyorum
_________içimdeki aşkın kor’undan
______________________senden utandığım kadar
Sevgilim
______sen gitmeden
________________sadece bir kez
___________________________seni sevdiğimi söyleyemediğim için
__________kordan
_____________güzden
________________kendimden
____________________________Utanıyorum
İbrahim İMER
Ankara, Ocak, Şubat 2008
EFLATUN SANCISI
ÇIKTI.
******
Sevmekten yorgunum
Yorgunum ellerin ellerimi tutmasın
Tutmasın bu gece yüreğimi
Yüreğimi saklasın gece senden
Senden ve zindan karası gözlerinden
Gözlerinden kaçabilsem
Kaçabilsem yüreğimden benliği öldürüp
Öldürüp duygularıma yaltaklık eden beni
Beni tanımıyorsan aldırma
Aldırma eflatun sancım bizi sorsa da
Sorsa da deki tükendi
Tükendi şarkılar
*********
EFLATUN SANCISI –İBRAHİM İMER (ŞİİR)
Kültür Ajans Yayınları No: 113
ISBN: 978-605-4432-20-2
Kültür Ajans Tanıtım ve Organizasyon Ltd. Şti. 2011
Kültür ve Turizm Bakanlığı Sertifika Nu: 17634
Kapak Tasarımı: Erhan İVGİN - 0533.713 63 18
Tasarım: Kültür Ajans Tanıtım ve Organizasyon Ltd. Şti.
Konur Sok. 66/9 Bakanlıklar-ANKARA
Tel: 0.312.425 93 53 Fax: 0.312.419 44 43
Baskı: BRC Basım
Tel: 0.312.384 44 54 (pbx)
ebat: 13.5*19.5
enzo 70 gr.
sarı kağıt-
renkli karton kapak,
128 sayfa
Baskı Tarihi: 1. Baskı, 1 Nisan 2011
İsteme Adresi: Kültür Ajans
Konur Sokak 66/7
Bakanlıklar ANKARA
0 (312) 425 93 53
Şair: PK.210 Yenişehir ANKARA
0546 491 24 15
[email protected]
Bu kitabın tüm telif ve yayın Hakları fikir ve sanat eserleri kanunu
gereğince yazarına aittir. Sairin yazılı izni olmadan şiirlerin bir
bölümü veya tamamı ticari amaçla çoğaltılamaz. Ancak sanatsal
etkinliklere yazar ve eser adı verilerek alıntı yapılabilir.
ÖN SÖZ
Türk şiirinde, şairlerin ozanların bir pîrî var: Dede Korkut. Rahmetli yazar-şair-gazeteci Dr. Tahir Kutsi Makal ağabeyimiz bizi, buna inandırmıştı. Ama şiirin de ayrıca bir perisi var. Hani derler ya; 'ilham perisi' diye. Bu ilham perisi, sanatçılara ve şairlere esin verdiği varsayılan bir peri…
Dünya mitolojisinde bilgi tanrıçası Saravati'nin çocuğudur. Bu perinin adı Şastra.Bu perinin eşi de iyi ve güzel konuşmanın yani belâgat'ın perisi Sahityavidya'dır. Şiirin perileri bu kadar değil, bitmedi. Telaffuzda parlak görünen sözün, yani tumturaklı ve debdebeli olan cümlelerin perisi de Alamkara'dır. Alamkara da şairlerin ilhamını besleyen tılsımlı bir kaynaktır.
Şiir güzel bir kadına benzer. Onun bedenini sözcükler oluşturur. Alamkara adlı süsleme sanatı perisi, şaire, şiir için harç verir. Ne var ki bir güzel kadına benzeyen şiir çok defa ruhsuzdur. Bu kadına ruh veren ise ilham perisidir. Buna rağmen gene de bir eksiklik vardır bu güzel kadında. Sahityavidya devreye girer. İyi ve güzel konuşma sanatını belletir şaire.
Şiir yalnız biçim, yalnız ahenk değildir. Şair, sözcüklerle saraylar kurar. Bu saray çoğu zaman camdandır. Cam, çabuk kırılır ve bütün olumsuzlukları da gösterir. Şair, insan ruhu denilen deryanın derinliklerinden inciler çıkarmayı bilmelidir. Şair; duygulardan ezgiler düzer, masal bahçesinin çiçeklerinden başlara taç örer, boyunlara çelenk yapar.
Şair, usta bir kuyumcu gibi şiirin haz dediğimiz pırlantalarını elindeki elmasla işler. Bu pırlantayı kadife kutusunda saklar. Bu kutu vezin (ölçü) 'dir, kafiyedir. Gelelim şair kardeşim İbrahim İmer'e… Bu sözleri onun bu kitabını vesile yaparak yazdım. Onun şiirin perisi ile arasının iyi olduğunu biliyorum. Şiir pırlantasını kadife kutusunda saklamayı beceriyor. Şiir yazmak ve söylemekte başarılıdır İbrahim İmer.
Ancak, şiirde başarılı olmak, zafer kazanmak her zaman şiirin dünyasına sığmaz. İbrahim İmer'in bundan böyle yapması gereken; yazdığı, söylediği her şiire şiir dünyasında yer bulmaktır. Yani bu güzel ve başarılı şiirleri, şiir dünyası ile paylaşmaktır. Bu; kitap bütünlüğünde olur, antolojilerde yer almakla olur, şiir etkinliklerinde bulunmakla olur, internet sayfalarında paylaşmakla olur.
İbrahim kardeşim bunların hepsini yapıyor. Yapıyor ama yetmez. Şiirlerini esirgemek ve kıskanmakla olmaz. Şiir severlerle paylaşması önerimdir.
'Eflatun Sancısı' adlı bu kitap, bu paylaşmanın bir aracı olacaktır. Okuyunca göreceksiniz ki İbrahim İmer, şiir evrenin perilerinin hepsini yanına çekmiş. “Bunlarla el ele tutuşmaya devam et” diyorum İbrahim İmer kardeşime… Ve kendisini kutluyorum.
Hayrettin IVGIN
Bilgi İçin:
Erhan İVGİN
Kültür Ajans
Konur Sokak 66/7
Bakanlıklar ANKARA
0 (312) 425 93 53
0533.713 63 18
İbrahim İmer
************
YOL ANKARA ŞAİRLER BULUŞMASI
- Dünya Söz Akademisi Derneği, Yol Dergisi ve Kültür Çağlayanı Dergisinin ortaklaşa düzenlediği
“YOL DERGİSİ ANKARA BULUŞMALARI”
24 Eylül 2011 tarihinde Hüseyin Gazi Dağında
gerçekleştirilecektir.
- Hüseyin Gazi’de yapılan kısa bir gezi ve öğle yemeğinden sonra şiir dinletisi programı tertip edilecektir.
- Bu etkinliğe katılım için herhangi bir ücret talep edilmemektedir. Programa katılmak isteyenler, yanlarında istedikleri misafiri getirebilirler.
- Etkinliğe katılacaklar, muhakkak aşağıdaki telefon numarasından Erhan İVGİN (0533.7136318) ile temasa geçip, bilgi vermelidir.
- Etkinliğe katılan şairler, şiirlerini okurken, kullanılmasını istediği fon müziği var ise, muhakkak önceden ulaştırmalıdır.
- Etkinliğe katılan şairlerin çok uzun şiir okumamaları önemle rica edilmektedir.
PROGRAM
- Saat 13.30: Hüseyin Gazi Dağına hareket (Hareket Yeri: Kurtuluş Parkı Vedat Dalokay Nikah Salonu Önü)
- Saat 14.00: Hüseyin Gazi Dağına Varış
- Saat 14.00-15.00: Hüseyin Gazi Türbesini ve Etrafın Gezilmesi
- Saat 15.00: Öğle Yemeği
- Saat 16.00: Şiir Etkinliği
- Saat 20.00: Hüseyin Gazi Dağından Dönüş
Bilgi İçin:
İbrahim İmer: 0.546.4912415
Erhan İvgin: 0.5337136318
Coşkun Mutlu: 0505.3391149
Tükendi – Gülce – Serbest Zincir
Şarkılar yakıyor
Yakıyor sevdam
Sevdam sığmıyor
Sığmıyor adının tam yazılışı kağıda
Kağıda yazılmıyor güzelliğin
Güzelliğin saplıyor ay bakışını kalbime
Kalbime dolan ne varsa seninle
Seninle yeşeriyor gün
Gün anlamını kazanıyor
Kazanıyor kalbim günle seni
Seni sevmeyi öğreniyorum
Öğreniyorum saçlarını koklamayı
Koklamayı bir ömür boyu deli sevdanı
Sevdanı ararken nerede
Nerede aşk! nereye kadar koşalım desem
Desem ben tükendim
Tükendim seni sevmekten
Sevmekten yorgunum
Yorgunum ellerin ellerimi tutmasın
Tutmasın bu gece yüreğimi
Yüreğimi saklasın gece senden
Senden ve zindan karası gözlerinden
Gözlerinden kaçabilsem
Kaçabilsem yüreğimden benliği öldürüp
Öldürüp duygularıma yaltaklık eden beni
Beni tanımıyorsan aldırma
Aldırma eflatun sancım bizi sorsa da
Sorsa da deki tükendi
Tükendi şarkılar
25.10.2010
İbrahim İmer
