Gruplarınızı Görmek İçin Üye Girişi Yapın
Tarih,
8 Eylül 1919
Mazhar Müfit'i Tanıyorsunuz..
Sinop mutasarrıfı.
Kurban bayramı sabahı
Bayramlaşmaya gelen İhsan beyle
Kahvesini içmektedir.
Bir ay önce
İngiliz yüzbaşı Soltere verdikleri dersi
Gülerek anarken,
Hani derler ya,
İti an çomağı hazırla.
Arkasında,
Silahlı bir teğmen,
3 ingiliz askerle
Kapıyı tekmeleyerek odaya daldı
Yüzbaşı Solter.
Bağırdı.
-Tutuklusun! Yürü gideceğiz.
Mazhar gayet sakin,
-Pijamayla mı? dedi.
-Çabuk giyin!
Mazhar odasına girdi,
İçinden salak dedi.
Açarak pencereyi
Atladı yere
Daldı çalılıklar içine.
Nezaketli ingiliz sabırsızlıkla beklemekte.
Epey uzaklaşınca Gülmeye başladı Mazhar.
Yüzbaşı Solter birden anladı
Hanyayı konyayı,
Didik didik arattı konağı.
Elbette kimseyi bulamadı Afalladı,
Öfkeyle teğmene bağırdı:
-Çabuk bir ingiliz bayrağı dikin
Görsünler ki elden gitti vatanları
Burası artık İngiliz toprağı
Odacıdan istediler direk
Odacı gülerek,
Süpürge sapını verdi.
Pencereye astılar bayrağı.
Yüzbaşı oturdu Mazhar beyin yerine
Diyecek yok keyfine
Bir de puro yaktı.
Nasıl ama Mazhar
Ben böyle yaparım adamı
Zehir ettim sana bayramı.
Diye mırıldandı.
Mazhar bey
Rasim beyin evine vardı,
Kapıyı çaldı
Rasim bey gülerek,
Mazhar hayrola
Bayramlaşma artık pijamayla mı olacak,dedi
Mazhar anlattı durumu.
Kuvvacılar toplandı,
Karar alındı,
Haber salındı halka,
Sarılıp silaha
Herkes hükümet konağına gelsin
İngilizler konağı bastı
Gavur bayrağı astı.
Silahı olmayan balta bıçak,
Hemen konağın önünde olacak.
Az sonra,Yüzbaşı koltukta,
Keyif çatarken,
Rasim bey girdi içeri.
Yüzbaşı yine dellendi.
-Ne yüzle geldin kapıma.
Asker bunu da tutukla.
Tutuklayamazsın dedi Rasim bey.
Sen öyle san diye bağırdı.
Rasim bey sıkılmışsındır oturmaktan
Aslan kumandan
Bi zahmet kıçını kaldırıp,
Pencereden baksan dedi alayla.
Yüzbaşı hızla pencereye koştu.
Rasim bey suratına baktı,
Sararan moraran buruşan suratıyla yüzbaşı bir hoştu.
Adeta sarhoştu.
Rasim bey bağırdı
-Anladın mı ulan züppe.
Yüzbaşı duymadı bile onu
Silahlı baltalı bıçaklı yüzlerce kara bıyıklı adam
Hepsi korkunç birer kaplan gibi konağa bakıyordu.
Sanki avını arıyordu.
Neden sonra kendine geldi.
Rasim bey dedi.
Biz aslında bayramlaşmaya gelmiştik.
Kes ulan hıyar diye bağırdı Rasim bey
Al o bayrağı hemen defol!
Teğmen emir falan beklemeden acele aldı bayrağı
Buruşturup çantasına koydu.
Yüzbaşı korkuyordu çıkmaktan
Rasim bey dedi korkaraktan,
Tamam dedi Rasim bey
Takılın peşime.
Halkın nefret dolu bakışları baltalar bıçaklar arasından
Dar attı kendini gemiye Solter
Bir daha da adını duyan olmadı.
Ne İngiliz,ne Alman ne Amerika,
Ey türk!
Sadece kendine güven,
Vatanını sev,
Atatürk ruhunu kaybetme,
Onu en nadide bir mücevher gibi sakla.