Gruplarınızı Görmek İçin Üye Girişi Yapın
Yüzbaşı Kemal,
Mustafa Kemal'den emir almıştı.
Yunan ha geldi ha gelecekti Bergama'ya
Ama,
Yağma yoktu.
Atını çatlatırcasına mahmuzladı.
Zaman yoktu.
Belki düşman gelmişti.
Son tepeyi de aştığında,
Güneş kırmızı bir tekerlek misali,
Düşerken an be an,
Kararan dünya'nın bir noktasından,
Dürbünüyle bakti şehre.
Kuvayi Milliyeyi kuracak,
Yunana karşı koyacaktı.
Asklepiondan,
Dört nala geçti.
Hışım gibi daldı kaymakamın odasına.
Tam zaman yok demişti ki,
Yer gök zangırdadı.
Bu ne dedi kaymakama.
Kaymakam sakindi.
Üsteğmen Nuri dedi.
Düşmana kalmasın diye cephaneliği patlatıyor.
Üsteğmen Nuri,
Gerçekten,
Her patlamada yüreğini dağlayarak
Patlatıyordu cephaneliği,
Ağlayarak sessizce,
Erattan gizli.
Yüzbaşı Kemal silkindi,
Hemen tellal çıkarın
Eli silah tutan herkes gelsin, dedi.
Kaymakam bir şey söylemek ister gibiydi,
Yüzbaşı anladı sordu.
Bir şey mi var?
Dün Damat Ferit Paşadan tel geldi.
Diyor ki silahla karşı koymayın Yunan'a
Cezası asılmaktır.
Yüzbaşı atıldı.
Halka duyurdunuz mu?
Şeyy...Evet dedi kaymakam.
Ne yaptın be adam
Şimdi kimse gelmez padişah emri diye.
Yine de tellal çıkarın.
Ancak otuz gönüllü gelmişti.
Bu arada mal derdine düşen zenginlerden,
Çeçen Hamit,
Fransız uyruklu Ömer,
Onun kuyruğu Bektaş,
Ev ev dolaşarak:
'biz seçtik on akıllı kişi,
Medeniyet yunanın işi,
Tuz ekmek sunacağız onlara,
Dokunmayın yeter ki bize
Hizmete hazırız size diyeceğiz.
Padişahımız efendimiz de böyle buyurdu.
Sakın silah atmayın yoksa Bergama'da
Canlı tavuk bile kalmaz diyorlardı.'
Yüzbaşı Kemal'i kara bir düşünce almıştı.
Telgrafta Yunan
800 asker,
80 süvari,
Sayısız mitralyöz ve dağ topuyla geliyor yazıyordu.
30 başıbozuk asker,
Nasıl baş ederdi.
Ama türk bu değil miydi,
Aldı eratı yürüdü,
Eğrigöl köprüsünü tuttu.
Bu arada üsteğmen nuri de yirmi milisle geldi.
Yüzbaşı çok sevindi.
50 kişi olmuşlardı.
Bu arada,
Milis kıyafetli biri tek tek dolaştı sezdirmeden 49 kişiyi,
Bir anda hava tersine döndü.
İleri çıkan biri yaklaştı ve sen padişah düşmanı imişsin.
Padişahımız yunanla dostmuş,
Biz vaz geçtik savaşmaktan.
Tam bu sırada,
Çeçen Hamit silahlı adamlarıyla geldi
Bağırdı.
Yakalayın bu padişah düşmanını,
Bu hainler satacaklar vatanı.
Bunlar Mustafa Kemal'in adamı.
Bir anda yaka paça edildi yüzbaşı.
Bağlandı elleri arkaya.
Bağlandı ip çeçenin atına.
Dehledi atını çeçen hamit,
Hiç bakmadan ardına,
Ardında tozlar içinde yerlerde sürüklenen Yüzbaşıya
Yunan vardılar,
Hediye olarak tuz ekmek,
Bir de Yüzbaşı Kemali sundular.
Mustafa Kemal Atatürk,
Korkmadı hiç,Yunan'dan, İngiliz'den.
O korkardı işbirlikçi hainlerden. sahtekar olanlardan içimizden,
Sanki görünen bizden.
Onlar,
Saklandıkları inlerden çıkmışlardı.
Altınları gümüşleri vardı.
Yunan'a tuz ekmek vermek,
Altınları rahatça yemekti.
Silah yok,
Ordu yok.
Ama Çeçen Hamit'ler,
Delibaşlar,
Ali Kemaller çok.
Bilmem anlıyor musunuz.
Mustafa Kemal Atatürk kimlerle uğraştı.
Bu aynı zamanda iç düşmana karşı bir savaştı.
Tehlikeler an be andı.
Mustafa Kemal Kazandı.
Bakın görün,
Herhangi bir zamanda ve yerde
Mustafa Kemal'in sesini duyacaksınız.
Çelik gibi iradesini hissedeceksiniz.
Mustafa Kemal Atatürk geldi diyeceksiniz.
Ruhunuz şad olsun Mustafa ve Yüzbaşı kemal.
Ben ne diyorum,
Sizler ölmediniz ki...