Gruplarınızı Görmek İçin Üye Girişi Yapın
İhanet....
Bedenin yalnızlıklarda boğulduğu
Arzuların cirit attığı bir galeyan akşamında
Gönül teslim oldu çaresizliklere.
Beklentilerin yüzü...
Bir düş kuyusunda kırılan ayna..;
Bedende hakimiyet Nefs'e yenik,
İrade paramparça!
Arayışlar...
Karanlıklarda bir yalnız süvari,
Sadakat'in silahları alınmış elinden,
Özgürlük...
Şeytanın armasında bir günah sembolü!
O gece gönülün değeri
Paraşütsüz inmiş milyarlardan...sıfır'a!
Nefs, şeytanla ortak olmuşlar,
Çağırdılar gönülü.....
Boyanmış sahte albenili düşlere;
- Korkuyormusun? Gelsene!
Attı oltasını gönül denizine cazibet
Zevk, alkışlarla raksediyor...
Şeytanın yüzünde kandıncı bir melek maskesi
Yasaklar süpürülmüş, korkusuzluk dalgalarıyla.
Arzular teslim...şehvetin günah gemisine.
Haykırdı beden:
- Gelirim! Korku bende yaşamaz!
Yıllanmış üzüm suyu,
Teslim aldı damarlarda kanı...
Beyin, yasaklarda koşmayı sandı...zafer!
Sadakat, boynunu büktü idam sephasında
Saldırdı geriye kalanlar, haram iffetine...
Heves, zevkle, arzuyla kenetlendi
Şeytanla nefs, hararetle öpüştü!
Dans etti saatlerce beden çılgınlık denizinde
Gözlerin baygınlaştığı...
Damarların durgunlaştığı...
Bedenin rahatlaştığı o sahte yüze
Şeytan haykırdı:
- iHANET! Günah ve Zafer!
Birden karardı beyin'de düşünceler
Beden sustu, yutkunmak istedi...
Yutamadı ağzındaki tükürüğü dil,
Kaçtı gitti, kandıranların tümü kayboldular
Geriye kalanlar...
Suskunluk, karanlık, yalnızlık, KORKU!
Beden eski huzurlu, güçlü yerini aradı,
Gelenler...sadece 'İHANET' perişanlığı.
Boyun öne düştü, gözlerde büyük pişmanlık
Durulan kâlbin içinde, bir sağ duyu haykırdı:
- Kendine gel! YARADAN'a sığın!
henüz o bedenden...
çekip gitmeden, çıkıp gitmeden!
Ahmet Durgut