Şiir Gurubu Mesaj Detayi Antoloji.com

Gönderen: Yusuf Değirmenci
Alan:   Grup:Şiir Gurubu
Tarih: 15.01.2016 01:33
Konu: Atatürk le Kurtuluş Destanı 1...İhtiyar Dünyanın Dilinden sayfa 4 sıra 82

Değerli dostlar ülkemizin etrafındaki ateş çeberinden nasıl kurtulacağımıza çalıştığımız bu günlerde birde içerdekiihanet şebekeleri ile terör örgütlerinin kanlı eylemleriile vatn evlatları mücadele ederken şehit oluyorlar bu olaylar yüreklerimizi yakıyor s

26 bölümden olan Atatürk le Kurtuluş Destanı 1... adlı eseimi tekrar paylaşarak milli ruhu yeniden şahlandırmak istedim

sayfa 4 sıra 82 de ilgi ve değerlendirmelerinize sunulur

İhtiyar Dünyanın Dilinden

isi

Atatürk le Kurtuluş Destanı 1...İhtiyar Dünyanın Dilinden

(ihtiyar dünyanın dilinden)

Ben ki ihtiyar dünyayım
Asırlar boyu taşıdım insanları bağrımda
Asırlar boyu tanıklık ettim yapılanlara
Kötülük yapanlara, yaptıranlara
Ölenlere öldürenlere tanıklık ettim
Sineme sardım her şeyi sabrettim
Nice devletler kuruldu döşümde
Nice milletler doğdu
Niceleri silindi tarihin sahnesinden
Niceleri iç savaşlarla yıkıldı birer. birer
Nicelerini düşmanları istila ettiler

Ne kanlı savaşlara sahne olmuştu sinem
Akan kanları emdi topraklarım
Kan buharlarıyla buluştu bulutlarım
Nice kumandanlar gördüm imparatorluklar kuran
Ülkeler fetheden nice kumandanlar gördüm
Zaferden zafere koşan
İhtiras için savaşan

Atilla, Asya yı geçti boydan boya
İskender batıdan yöneldi doğuya
Sultan murat sultan Süleyman
Fatih İstanbul surlarında yaman
Yıldırım Beyazıt akın,etti mısıra
Kimileri sahip olmak için zenginliklerime
Kimileri imparator olmak için her yerime
Savaştılar kan döktüler
Bedenlerden can söktüler
Düzenler yıktılar ihtiras için
Anlayamadım neden, niçin?

Kan gölüne döndü çanaklarım
Derelerim kızıla boyandı
Kırmızı aktı ırmaklarım
Hiçe saydılar yaşımı
Kel eylediler başımı
Parsellediler döşümü
Sınırlar çizildi et duvarlarla
Nice devletler silindi tarih sahnesinden
Nice milletler nasip aldı esaretten
Nice devletler kuruldu yeniden.

Söke,söke dişimi
Pay ettiler yokuşumu inişimi
Yaraladılar alnımı
Patlattılar kaşımı
Her fırsatta oydular gözümü
Çizik,çizik ettiler yüzümü
Sahip çıktılar her yerime
Sahip çıktılar
..........Denizlerime
..........................Derelerime
...................................Zirvelerime
Döşümü delerek indiler
İndiler madenlerime

Nice kralların doğumunu gördüm
Ölümünü seyrettim nice sultanların
Doludur rahmete erenlerle mezarlıklarım
Bir umutla gelenler oldu
Bir umut uğruna ölenler oldu
Selanik de mütevazi bir evde
Bin dokuz yüz seksen birde
Zübeyde den bir çocuk doğuyordu
Pür telaştı doğum odası
Mustafa dünyaya geliyordu
Gözleri boncuk, boncuk
Tarihi yeniden yazacaktı bu çocuk

Tanımaya çalıştım insan oğlunu
Tanırken gördüm bir çok sonu
İhtiraslarına kattılar
Öfkeyi,kini
Birileri haklılığını savunurken
Birileri karaladı durdu ötekini
Kavgalarına kattılar
.......İnancı
................İmanı
.........................Dini
Bin dokuz yüz on dört de
Yeniden kan gölüne çevirdiler sinemi

Dünya yalan diyene anlattım gerçekleri
Konuştum konuşturdum olay yaşanan yeri

Bin seki yüz seksen birde
Selanik de doğan çocuk
Yapacaktır tarikte
Unutulmaz bir yolculuk
Zaferler kazanacak
Millete önder olacak
Cumhuriyeti kuracak
Ebediyen anılacak

Tarihin kara denen sayfası aydınlandı
Bu karanlığı silen bir cesur kumandandı

Sırayla olayları okuyalım görelim
Vatan için yapılan savaşı öğrenelim

Yusuf Değirmenci 2