Sevginin dilinden Yü ... Mesaj Detayi Antoloj ...

Gönderen: Arzu Aksu
Tarih: 18.09.2015 08:31
Konu: Minik Yüreği ile kocaman sevgi taşıyanlara...

Merhaba can dostlarım;
Konya sıcağından daha sıcak sevgilerimi sunarak başlıyorum yazıma..projeden dolayı yine sizlerden uzak kaldım. Sizlerin paylaşımlarını ne kadar özledim anlatamam..
'Engelsiz okulda Engelsiz öğretim 'sloganı ile çıktığım proje yolculuğu bana çok şey kattı..Sizlerle de parça parça ve yeri geldikçe paylaşmak istiyorum. Hepimizin de çok iyi bildiği üzere eğitim karşılıklı bir etkileşimdir. Bir tarafta eğitilenler var,öğrencilerimiz bir tarafta da eğitmenler var,yani bizler.Aramızda bir iletişim varsa,birbirimizi dinliyor ve anlıyorsak iyi bir eğitim gerçekleştirebiliriz.Ancak,eğitimin etkileşim olduğunu unutup, karşı tarafı hiçe sayarak sadece biz konuşuyorsak buna eğitim değil etkileme denir. Bunun sonucu da başarısızlıktır. Öğrencinin beklentileri ile birlikte aile yapısı aile ilişkileri bilgisi eğitimci tarafından bilinmeli özel durumlarından haberdar olunmalıdır.
Ne güzel söylemiş gül Peygamberimiz sav 'Beşikten mezara kadar ilim öğreniniz öğretiniz' sizleri kendi başımdan geçen bir anı ile başbaşa bırakıyorum..Allaha emanet olun dostlarım...hayırlı cumalar..
Okulda nöbetçi olduğum günlerden biriydi.. Okulumuz kalabalık olduğu için her dakika farklı bir olay içinde olabiliyoruz...Bende o gün olabilecek bütün olaylara hazırlıklıydım..Sorumlu olduğum sınıflardan birinde o zamana kadar adını bile bilmediğim binlerce öğrenciden biriydi Mavişim de... (Ben ona mavişim diyorum) Ta ki bugüne kadar..açık olan odamdan içeri zeynep girdi ve hocam size bir şey anlatmak istiyoruz dedi..bende tabi kızım dedim..kapının önünde bekleyen arkadaşını sürükleyerek içeri soktu... ismini zikrederek anlatmaya başladı...ben sadece dinleyebildim...inanamadım...
Mavişim yaklaşık 2 yıl önce annesinin şiddet göstermesi nedeniyle ondan alınarak yurda yerleştirilmiş..Anne tanı konmamış bir şizofren hastası... baba ise yıllar önce ayrıldığı gibi evlenip başka bir şehirde yeni hayata çoktan yelken açmış birisi..böyle olunca mavişim ise bir süreliğine talep üzerine ablasının velayetine verilmiş..ablanın yanında olmak onun için bir umut sıcak bir yuva özlemi ve akrabalık bağıydı aslında.. Ablanın hayatı da çok düzenli olmamakla beraber resmi olmayan bir evlilik ve iki çocuk sorumluluğu olan bir hayata çekiyordu mavişi..O her türlü durumda yeğenlerini ve ablasını mutlu etmek üzere bir yük almıştı 16 yaşında omzuna...Fakat yaptığı her eksik Ona yine şiddet olarak geri dönüyordu. Kaderi yine değişmemişti.benim yanıma geldiklerinde Mavişimin yüzü ve vücudunun bir çok yeri ağır darbe almıştı..yavrum öyle savunmasızdı ki.. benim onu tanıdığım günde yine ablası ve enişte tarafından darp görmüştü..ona sarılmak için dokunduğumda duyduğu acı ile gördüm şiddetini acı yüzünü..Buna kayıtsız kalamazdık ve hemen onu aldığımız gibi başka bir idareci arkadaşım ile hastaneye götürdük...tabi bu olay hastanede doktorlar tarafından da aynı dehşet ile karşılandı..Ağır darp raporu aldık ve olay çocuk polisi dahil oldu..Savcı geldi ifadeler verildi.. ayrıca başka bir istismara daha maruz kaldığını öğrendik...o zanna daha çok dehşete düştük..Bu kadar olmaz dedirten olaylar sonrası Mavişim abladan alınmak suretiyle tekrar yurda döndü...benim için o gün onun gözyaşlarına ve yaşadıklarına eşlik etmek yeterince ağır gelmişti..lakin bin bir zorlukla ulaşmaya çalıştığımız baba ve diğer aile fertleri hiç tepki vermemişlerdi...Mavişim şimdi çok daha iyi...belki adı aile olmayan bir yerde ama en azından güvenli bir yerde...bizlerde eğitimci olarak Mavişim gibi yavrularımızın ailesi olmalıyız...
İlim her yerde ,eğitim her yerde...yeter ki bakmayı bilelim yeter ki görmeyi bilelim..sevmeyi bilelim dostlarım...Hatice söyle demişti 'ben bir şey beklemiyorum öğretmenim yeter ki beni sevsinler ben herşeyi yaparım. Evlerinde o kadar kalmışlığım var Ablamdan nasıl şikayetçi olurum'.. sevgi ve yürek bu işte...Yüreğinizden öpüyorum..
Arzu AKSU

RESİM SEÇ