Gruplarınızı Görmek İçin Üye Girişi Yapın
ESKİ ŞARKILRDAKİ KADIN
(Sayfa:8,sıra:153)
Hani, eski şarkılar vardır; güftesi hüzün, bestesi hüzün...
'Bir bahâr akşamı' der, 'Nereden sevdim ben o zâlim kadını' der,
O şarkılardan damlar yüreğime hep, akşam olurken...
Bir garipliği vardır gurbette gün batımlarının,
Hani, pembe bulutların eflâtuna, eflâtunların mora çaldığı demler,
Hani, hasret kokar, buram buram yâr kokar.
Hasreti, zâten gurbet yazmıştır alnınıza, silinmez
Eski şarkılar düşer dilinize; yarım yarım,
Gerisi hiç bilinmez...
Sen! ..Ey,sihrini çözemediğim efsunlu kadın! ..
İşte,o zaman
O renk renk bulutlara tül gibi sarınarak
Akşamın içinden bir masal perisi gibi çıkmalısın...
Daralmış soluklarıma
Umut gibi,sevdâ gibi,hayat gibi dolmalısın.
Gaipten,bir ud sesi inlerken kulaklarımda
Ve yüreğimde bir taş plâk dönüp dururken
Anladım; Sen,o eski şarkılardaki kadın olmalısın...