Gruplarınızı Görmek İçin Üye Girişi Yapın
DÜŞÜR GÖZLERİNDEN CEMRELERİ
Bu gün sekiz mart,
Herkesin çiçek vereceği biri var,
Benim ki çok uzak!
Ne zaman yanında olmak istesem,
Yalnızlığım suratıma şamar çakar!
Bu özlem var ya bu özlem
İnan çok namert!
Öğüt vermek kolay,
Gel de yapabilirsen yap!
Özlüyor işte yürek,
Kalp bu kalp,
Değil demirden sap!
İki tür yara var,
Bir ten yarası,
Bir de gönül yarası!
Ten yarası geçiyor da,
Gönül yarasının tımarı zor!
Belli etmesem de,
Üşüyorum gülüm!
Sanki üstüme,
Kar yağıyor!
Ufuk sisli,
Etraf toz duman!
Kadrana asılmış saatler,
Pili bitmiş,
Hareketsiz akrep ile yelkovan!
Çok keşkelerim oldu hayatımda,
İçlerinde biri vardı ki,
Nefes kesenlerdendi,
Allah canımı alsın!
Keşke gitmesine izin vermeseydim,
Keşke bende takılıp ardından gitseydim,
Falan,falan,falan,
Anladın değil mi gülüm?
Sorma bana derdin ne?
Dermanın ne?
Yüzüm neden asık?
Benzim niçin sarı?
Kirpiklerim neden nemli?
Gülşenimde neden güllerim açmaz!
Bir parça toprak,
Biraz yağmur,
Biraz da güneş açarsa hani,
Gönlüm yeşerecek!
Haydi be gülüm,
Bahar gelmiş memleketime!
Düşür gözlerimden şu cemreleri,
Bize de getir!
Uzak durma öyle,
Sana da yazık,
Bana da yazık!
Yuvasız kuş08.03.2016
İsmail Kızılay/Altınoluk
