Gruplarınızı Görmek İçin Üye Girişi Yapın
Lanet Olsun Bu İşe
Lanet olsun böyle bir işe,
Yazık oldu,
On yedi işçiye.
Bu kaçıncı?
Bitmiyor bu kazalar niye?
Zavallı maden işçileri!
Yine öldüler ekmek diye diye.
Bu ne çaresizlik?
Bekliyoruz ölümlerini, eli kolu bağlı.
Yaktı ölümleri hepimizi, yüreklerimiz yaralı.
Ağıtlar yaksın anaları,
Ağlasın çocukları, hanımları,
Taş bastırsın yüreklerine yakınları,
Saçlarını başlarını yolsun sevdalıları,
Seksen metre derinlikte verdiler,
Tatlı canlarını.
Hiç kimse saramıyacak yine yaralarını.
Ağlasın, sızlasın zavallı babaları.
Sel olup akacak arkalarından,
Sevenlerinin göz yaşları.
Ağılı oldu geride kalanlarının aşları.
Bu ne iştir böyle?
Ne diye ölsün bu işçiler?
Hele bir söyle,
İhmalciler kına yaksın,
Bayram etsinler güle güle.
Yok mu bunların,
Kömür kadar bir değerleri?
Dar geldi sanki evleri,
Bu cahaletin, paspallığın, aymazlığın,
Hangi anlayıştadır yeri?
Ne olacak yine şimdi,
Mazlum ve madur kalanların halleri?
Aslında doğa yapıyor bizimle bir savaş,
Ey insan Allah sana vermiş,
İki el, iki göz, iki kulak, bir de baş.
Azıcık anlasan ve de düşünsen,
Artık yavaş yavaş.
Doğanın kanunu böyle kurmuş, yüce yaradan,
Su boğar, ateş yakar,
Her şeyin azı karar,
Çoğu da zarar,
İnsanoğlu da şuursuzca,
Doğanın karnını kazar ha kazar,
Elbette doğa da böyle bize bazan kızar.
Malımıza canımıza, herhalde verecek zarar.
İbrahim YAŞAR
24.02.2010 Yıldırım/Bursa
İbrahim Yasar
