MAVERA-Sufi Muhabbet Mesaj Detayi Antoloji.com

Gönderen: Adem Kılıç
Alan:   Grup:MAVERA-Sufi Muhabbet
Tarih: 12.09.2012 00:53
Konu: Yn: Yn: [mavera-sufi-muh..]

Hz. Peygamberimizin (s.a.v.) temiz ve pak dilinden dualar
Allah'ım!
Acizlikten, tembellikten, korkaklıktan, cimrilik­ten, ihtiyarlıktan, taş yürekli olmaktan, gafletten, fakirlikten, zillet ve meskenetten Sana sığınırım. Fakirlikten, küfürden, fısktan, düşmanlık ve nifaktan, gösteriş ve riyadan Sana sı­ğınırım. Sağırlıktan, dilsizlikten, delilikten, cüzzamdan, ala­cadan ve benzer hastalıklardan Sana sığınırım.
(Hakim ve Beyhaki, Bkz. Sahihu Cami 1/406) .
Hayrat ve hasenatın hayatı niyetledir.
Fesadı da ucb, riya ve gösterişledir.
Bediüzzaman
Hasenat: İyilikler.
Fesad: bozulmak, fenalık.
Ucb: Kendini beğenme, ameline, yaptıkları işe güvenme
Şu medeniyet-i habîse ki; biz ondan yalnız zarar gördük

Birden meclis tarafından denildi: 'İzah et! '
Dedim: 'Devletler, milletler muharebesi, tabakat-ı beşer muharebesine terk-i mevkî ediyor. Zîra, beşer esir olmak istemediği gibi, ecir olmak da istemez. Galip olsa idik, hasmımız ve düşmanımız elindeki cereyan-ı müstebidaneye belki daha şedîdane kapılacak idik. Halbuki, o cereyan hem zalimane, hem tabiat-ı alem-i İslama münafi, hem ehl-i îmanın ekseriyet-i mutlakasının menfaatine mübayin, hem ömrü kısa, parçalanmaya namzettir. Eğer ona yapışsa idik, alem-i İslamı fıtratına, tabiatına muhalif bir yola sürükleyecek idik.
' Şu medeniyet-i habîse ki; biz ondan yalnız zarar gördük ve nazar-ı Şeriatta merdud ve seyyiatı hasenatına galebe ettiğinden, maslahat-ı beşer fetvasıyla mensûh ve intibah-ı beşerle mahkûm-u inkıraz, sefih, mütemerrid, gaddar; manen vahşî bir medeniyetin himayesini Asya'da deruhte edecek idik.'
Lügatçe;
tabakat-ı beşer: Sosyal sınıflar, tabakalar-terk-i mevkî: Yerini terketmek-ecir: Emeğini satan, ücretle çalışan işçi sınıfı-cereyan-ı müstebidane: Baskıcı rejim-şedîdane: Çok şiddetli olarak-tabiat-ı alem-i İslam: İslâm âleminin yapısı-münafi: zıt, ters-ekseriyet-i mutlaka: Mutlak çoğunluk, büyük ekseriyet-mübayin: Farklı. Birbirinin zıddı-medeniyet-i habîse: Pis, çirkin ve kötü medeniyet-nazar-ı Şeriat: İslâmın, şeriatın bakışı-merdud: Reddedilmiş. Kovulmuş-seyyiat: Kötülükler, günahlar-hasenat: Hayırlar, iyilik ve güzellikler-maslahat-ı beşer: İnsanıa göre faydalılık-mensûh: Hükmü kaldırılmış, hükümsüz kalmış-intibah-ı beşer: İnsanlığın uyanması-mahkûm-u inkıraz: Yıkılmaya, çökmeye mahkum-mütemerrid: hakkı kabul etmemekte direnen-deruhte: yerine getirme, üzerine alma.